Genel kabule göre 13. asır ile 19. asır arasında varlık gösterdiği söylenen klasik Türk edebiyatının ömrünü belirlerken bu tarihleri biraz daha ileriye götürmek mümkündür. Nitekim gerek 19. asırda gerekse 20. Asrın ortalarına kadar geleneği takip eden ve bu çizgide eser veren ediplerimiz bulunmaktadır. Özellikle Anadolu’da yaşamış ve hayatını burada tamamlamış ancak İstanbul’da yazılan biyografik eserlerde hakkında çok da fazla bilgi bulunmayan pek çok şair yenileşme rüzgârının hızla estiği bu dönemde eskiye sahip çıkıp onu muhafaza etme gayretine düşmüştür. Sofuzâde Mehmed Tevfîk Efendi bu şairlerden birisidir. O Kastamonu’da yaşamış, şair, mütefekkir ve aydın bir şahsiyettir. Bu çalışmada hem Sofuzâde Mehmed Tevfîk Efendi hakkında bilgi verilmiş hem de onun divanım dediği Hulviyyât adlı eseri incelenmiştir.
Genel kabule göre 13. asır ile 19. asır arasında varlık gösterdiği söylenen klasik Türk edebiyatının ömrünü belirlerken bu tarihleri biraz daha ileriye götürmek mümkündür. Nitekim gerek 19. asırda gerekse 20. Asrın ortalarına kadar geleneği takip eden ve bu çizgide eser veren ediplerimiz bulunmaktadır. Özellikle Anadolu’da yaşamış ve hayatını burada tamamlamış ancak İstanbul’da yazılan biyografik eserlerde hakkında çok da fazla bilgi bulunmayan pek çok şair yenileşme rüzgârının hızla estiği bu dönemde eskiye sahip çıkıp onu muhafaza etme gayretine düşmüştür. Sofuzâde Mehmed Tevfîk Efendi bu şairlerden birisidir. O Kastamonu’da yaşamış, şair, mütefekkir ve aydın bir şahsiyettir. Bu çalışmada hem Sofuzâde Mehmed Tevfîk Efendi hakkında bilgi verilmiş hem de onun divanım dediği Hulviyyât adlı eseri incelenmiştir.