Ülkemizde son zamanlarda Din Eğitimi ile ilgili oldukça güzel çalışmalar yapılmaktadır. Ancak bu çalışmaların çoğu betimsel nitelikli çalışmalardan oluşmaktadır. 2010’lu yıllardan sonraki meydana gelen değişim ve gelişimleri dikkate alarak, tarihsel süreçlere çok fazla yer vermeden, daha çok sorun merkezli bir yaklaşımla yeni bir kitap yazma gereğinin ortaya çıktığını gördük. Bölüm yazarlarını seçerken de, özellikle o bölümle ilgili mümkün olduğunca ciddi bilimsel çalışması olan akademisyenleri tercih ettik. Yazılan bölümleri sadece tarihsel akışı içinde deskriptif olarak ortaya koymak ve meydana gelen değişimleri sayısal olarak ifade etmek yerine, o alanda yapılan araştırma sonuçları çerçevesinde o konuyla ilgili temel sorunları tespit edip, o yönde çözümler sunmaya çalıştık.
Böyle bir kitap, bizim bu alanda belli bir noktaya ve olgunluğa ulaştığımızı da göstermektedir. Zira 30 sene önce adını bile duymadığımız konularda artık pek çok yüksek lisans ve doktora çalışmaları yapılmakta, ulusal ve uluslararası sempozyumlar düzenlenmektedir. Bu kitabın başta İlahiyat Fakültesi öğrencileri olmak üzere, konuyla ilgilenen herkese bir katkı sağlayacağına inanmaktayız.
Ülkemizde son zamanlarda Din Eğitimi ile ilgili oldukça güzel çalışmalar yapılmaktadır. Ancak bu çalışmaların çoğu betimsel nitelikli çalışmalardan oluşmaktadır. 2010’lu yıllardan sonraki meydana gelen değişim ve gelişimleri dikkate alarak, tarihsel süreçlere çok fazla yer vermeden, daha çok sorun merkezli bir yaklaşımla yeni bir kitap yazma gereğinin ortaya çıktığını gördük. Bölüm yazarlarını seçerken de, özellikle o bölümle ilgili mümkün olduğunca ciddi bilimsel çalışması olan akademisyenleri tercih ettik. Yazılan bölümleri sadece tarihsel akışı içinde deskriptif olarak ortaya koymak ve meydana gelen değişimleri sayısal olarak ifade etmek yerine, o alanda yapılan araştırma sonuçları çerçevesinde o konuyla ilgili temel sorunları tespit edip, o yönde çözümler sunmaya çalıştık.
Böyle bir kitap, bizim bu alanda belli bir noktaya ve olgunluğa ulaştığımızı da göstermektedir. Zira 30 sene önce adını bile duymadığımız konularda artık pek çok yüksek lisans ve doktora çalışmaları yapılmakta, ulusal ve uluslararası sempozyumlar düzenlenmektedir. Bu kitabın başta İlahiyat Fakültesi öğrencileri olmak üzere, konuyla ilgilenen herkese bir katkı sağlayacağına inanmaktayız.