Neden “15 Temmuz Anayasası?” Çünkü 16 Nisan'da oylanan “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”, 15 Temmuz darbe girişimi ve ardından yürürlüğe konulan olağanüstü hal rejiminin ürünüdür.
Oysa Türkiye'nin Anayasa gündemi, Tanzimat-Meşrutiyet ve Cumhuriyet çizgisinde ortaya çıkan “sınırlı iktidar” ve “güvenceli özgürlükler” eksenindeki kazanımları daha ileriye götürmekti. Bunun için, “İnsan haklarına dayanan laik ve demokratik sosyal hukuk devleti” önündeki engelleri kaldırmak, toplumun ortak beklentisi idi.
Tam tersine, OHAL koşullarında ve TBMM'nin büyük ölçüde dışlanmasıyla kısa zaman dilimine sıkıştırılan değişiklik, yerleşik anayasal kurum ve kuralları etkili kılmak yerine kaldırmayı amaçlamıştır. Hiçbir toplum, tepeden dayatma yoluyla birikimlerinden vazgeçmeye zorlanamaz. Türkiye toplumu da, hukuk devleti yolundaki kazanımlarının geri alınmasına seyirci kalamaz.
Profesör Kaboğlu, OHAL ile KHK'lere dayanan bir yönetim altında yapılan anayasa değişikliği ve tartışmalı sonucuyla karşı karşıya kalan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının önümüzdeki süreçte neler yapabileceğini, yılların kazanımlarını nasıl sahipleneceğini hukuk, demokrasi ve insan hakları bağlamında 15 Temmuz Anayasası'nda inceliyor
Neden “15 Temmuz Anayasası?” Çünkü 16 Nisan'da oylanan “Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”, 15 Temmuz darbe girişimi ve ardından yürürlüğe konulan olağanüstü hal rejiminin ürünüdür.
Oysa Türkiye'nin Anayasa gündemi, Tanzimat-Meşrutiyet ve Cumhuriyet çizgisinde ortaya çıkan “sınırlı iktidar” ve “güvenceli özgürlükler” eksenindeki kazanımları daha ileriye götürmekti. Bunun için, “İnsan haklarına dayanan laik ve demokratik sosyal hukuk devleti” önündeki engelleri kaldırmak, toplumun ortak beklentisi idi.
Tam tersine, OHAL koşullarında ve TBMM'nin büyük ölçüde dışlanmasıyla kısa zaman dilimine sıkıştırılan değişiklik, yerleşik anayasal kurum ve kuralları etkili kılmak yerine kaldırmayı amaçlamıştır. Hiçbir toplum, tepeden dayatma yoluyla birikimlerinden vazgeçmeye zorlanamaz. Türkiye toplumu da, hukuk devleti yolundaki kazanımlarının geri alınmasına seyirci kalamaz.
Profesör Kaboğlu, OHAL ile KHK'lere dayanan bir yönetim altında yapılan anayasa değişikliği ve tartışmalı sonucuyla karşı karşıya kalan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının önümüzdeki süreçte neler yapabileceğini, yılların kazanımlarını nasıl sahipleneceğini hukuk, demokrasi ve insan hakları bağlamında 15 Temmuz Anayasası'nda inceliyor