Cumhurbaşkanlığı Arması’nı da süsleyen “Bağımsız 16 Büyük Türk Devleti”, Türkiye’nin devlet geleneğini ve Türk milletinin geçmişini anlamak hususunda sembolik olduğu kadar tarihi açıdan da büyük bir önem arz etmektedir. 16 Türk Devleti, okul kitaplarından gündelik konuşmalara varıncaya kadar pek sık telaffuz edilmekte olsa da, akademik kaynaklar dışında her kesimden okuyucuya hitap edecek bir çalışma şeklinde ele alınmamış olması büyük bir kayıptır. Bu durum toplum bilincimiz açısından büyük bir zafiyettir çünkü birbirini takip ederek günümüze ulaşan bu devletlerin tarihi bize gerek siyasi gerek tarihi gerekse ahlaki açıdan büyük dersler sunmaktadır. Unutmamalıyız ki, tarihinden utanan değil tarihini kucaklayan bir neslin yetişmesinde hepimizin sorumluluğu vardır.
Bu yüzden okumakta olduğunuz bu kitap büyük bir boşluğu doldurmakta, önemli bir görev üstlenmektedir. Bu kitabın sayfaları, tarih bilincini kaybetmiş devletlerin talihsiz örnekleriyle doludur. Geçmişini bilmeyen toplumlar, medeniyetle bağını koparmamış ve tarihinin bilincinde olan toplumları taklide muhtaçtır. Taklit eden değil, taklit edilen model bir uygarlık olabilmemiz için, tarihimizi gelecek nesillere aktarmak büyük ve önemli bir sorumluluktur.
Cumhurbaşkanlığı Arması’nı da süsleyen “Bağımsız 16 Büyük Türk Devleti”, Türkiye’nin devlet geleneğini ve Türk milletinin geçmişini anlamak hususunda sembolik olduğu kadar tarihi açıdan da büyük bir önem arz etmektedir. 16 Türk Devleti, okul kitaplarından gündelik konuşmalara varıncaya kadar pek sık telaffuz edilmekte olsa da, akademik kaynaklar dışında her kesimden okuyucuya hitap edecek bir çalışma şeklinde ele alınmamış olması büyük bir kayıptır. Bu durum toplum bilincimiz açısından büyük bir zafiyettir çünkü birbirini takip ederek günümüze ulaşan bu devletlerin tarihi bize gerek siyasi gerek tarihi gerekse ahlaki açıdan büyük dersler sunmaktadır. Unutmamalıyız ki, tarihinden utanan değil tarihini kucaklayan bir neslin yetişmesinde hepimizin sorumluluğu vardır.
Bu yüzden okumakta olduğunuz bu kitap büyük bir boşluğu doldurmakta, önemli bir görev üstlenmektedir. Bu kitabın sayfaları, tarih bilincini kaybetmiş devletlerin talihsiz örnekleriyle doludur. Geçmişini bilmeyen toplumlar, medeniyetle bağını koparmamış ve tarihinin bilincinde olan toplumları taklide muhtaçtır. Taklit eden değil, taklit edilen model bir uygarlık olabilmemiz için, tarihimizi gelecek nesillere aktarmak büyük ve önemli bir sorumluluktur.