“Benim kuşağımın İngiltere’de mücadele ettiği her şey, hala bizimle, ve böyle olmağa da devam edecek. Emperyalizm hala korkunç bir gerçeklik, cinsel ayrımcılık hala gündemde, nükleer yokolma tehdidi varlığını sürdürüyor...
İnsan yaşamının tüm geleceği, toplumsal örgütlenmenin olumlu biçimde uygulamaya geçirmesini sağlamadan geliştirdiğimiz teknolojilerin tehditi altında. Bu ikisi birbiriyle yakından ilgili. Daha iyi ve nitelikçe yeni bir toplum için beslenen ütopyacı umut, köklü bir değişim yaratabilir; tabii nükleer katliamı ya da diğer çevre yoketme biçimlerini savuşturabilirsek. Mao’nun dediği gibi, önce ana halkayı bulacaksın, sonra diğer herşey yerli yerine oturacaktır. Zaman geçtikçe, ana halka, gitgide daha açıklık kazanmaktadır.
David Fernbach, 1968’de London School of Economics’in eylemci öğrencisi-
“Benim kuşağımın İngiltere’de mücadele ettiği her şey, hala bizimle, ve böyle olmağa da devam edecek. Emperyalizm hala korkunç bir gerçeklik, cinsel ayrımcılık hala gündemde, nükleer yokolma tehdidi varlığını sürdürüyor...
İnsan yaşamının tüm geleceği, toplumsal örgütlenmenin olumlu biçimde uygulamaya geçirmesini sağlamadan geliştirdiğimiz teknolojilerin tehditi altında. Bu ikisi birbiriyle yakından ilgili. Daha iyi ve nitelikçe yeni bir toplum için beslenen ütopyacı umut, köklü bir değişim yaratabilir; tabii nükleer katliamı ya da diğer çevre yoketme biçimlerini savuşturabilirsek. Mao’nun dediği gibi, önce ana halkayı bulacaksın, sonra diğer herşey yerli yerine oturacaktır. Zaman geçtikçe, ana halka, gitgide daha açıklık kazanmaktadır.
David Fernbach, 1968’de London School of Economics’in eylemci öğrencisi-