İskoç yazar John Buchan'ın iflah olmaz seyyah vemaceraperest Richard Hannay karakterini okurla tanıştırdığı39 Basamak, Birinci Dünya Savaşı'na günler kala yaşanansoluk soluğa, uluslararası bir casusluk yarışını konu alıyor.
Hannay, Ada'nın kuzeyine yaptığı çetin yolculuk boyunca,kendi yeteneklerini de keşfediyor. Dönemin siyasitartışmalarını ustalıkla örülmüş polisiyeye arka plan olarakyerleştiren Buchan'ın eseri, 1935'te Alfred Hitchcocktarafından sinemaya da uyarlanmıştı...
“O mayıs öğleden sonrası saat üç sularında şehirdendöndüğümde hayattan oldukça bıkmıştım. Üç aydırmemleketteydim ve bunalmıştım. Eğer bir yıl önce biri banaböyle hissedeceğimi söyleseydi ona gülerdim fakat hakikatbuydu. Hava sinirlerimi bozuyordu, sıradan İngilizlerinkonuşmaları beni hasta ediyordu, yeterince egzersizyapamıyordum, Londra'nın eğlence hayatı da güneşin altındabeklemiş soda kadar tatsızdı. ‘Richard Hannay' deyipduruyordum kendi kendime, ‘yanlış çukura düştün dostum,kendini kurtarsan iyi edersin.'”
İskoç yazar John Buchan'ın iflah olmaz seyyah vemaceraperest Richard Hannay karakterini okurla tanıştırdığı39 Basamak, Birinci Dünya Savaşı'na günler kala yaşanansoluk soluğa, uluslararası bir casusluk yarışını konu alıyor.
Hannay, Ada'nın kuzeyine yaptığı çetin yolculuk boyunca,kendi yeteneklerini de keşfediyor. Dönemin siyasitartışmalarını ustalıkla örülmüş polisiyeye arka plan olarakyerleştiren Buchan'ın eseri, 1935'te Alfred Hitchcocktarafından sinemaya da uyarlanmıştı...
“O mayıs öğleden sonrası saat üç sularında şehirdendöndüğümde hayattan oldukça bıkmıştım. Üç aydırmemleketteydim ve bunalmıştım. Eğer bir yıl önce biri banaböyle hissedeceğimi söyleseydi ona gülerdim fakat hakikatbuydu. Hava sinirlerimi bozuyordu, sıradan İngilizlerinkonuşmaları beni hasta ediyordu, yeterince egzersizyapamıyordum, Londra'nın eğlence hayatı da güneşin altındabeklemiş soda kadar tatsızdı. ‘Richard Hannay' deyipduruyordum kendi kendime, ‘yanlış çukura düştün dostum,kendini kurtarsan iyi edersin.'”