Acılara Yenilmeyen Gülümseyişler 12 Mart, Deniz, Yusuf, Hüseyin, İdamlar

Stok Kodu:
9789944610148
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
280
Baskı:
9
Basım Tarihi:
2022-03
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%25 indirimli
220,00TL
165,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 20,17TL
Temin süresi 1-3 gündür.
9789944610148
1110681
Acılara Yenilmeyen Gülümseyişler
Acılara Yenilmeyen Gülümseyişler 12 Mart, Deniz, Yusuf, Hüseyin, İdamlar
165.00

Atilla Keskin, "68’li dönem"de, Deniz’ler, Hüseyin’ler, Yusuf’lar, Sinanlar’la aynı ideali paylaşıp yeryüzü biraz daha aydınlık olsun diye yüreğinde kıvılcımlarla yola çıktığında, Ortadoğu Teknik Üniversitesi son sınıf öğrencisiydi. Fedâkarlık, inandığı yolda yürürken tehlikeyi hesap etmemek, ideal ve kader ortaklığı, o kuşağın en belirgin özellikleriydi. O günlerde en önde yürüyenler ya öldürüldüler ya da hemen yanıbaşlarında bir arkadaş canında soludular ölümü. Denizler’in idam hükümlerinin okunduğu salonda, haklarında idam hükmü verilen on sekiz gençten biri de Atilla Keskin’di. En delikanlı yıllarını darağacının gölgesinde dört duvar arasında, ömrünün yirmi yılını da sürgünde gurbet elde geçirdi. Onun anılarında kuşağının kavga günleri, kavga arkadaşlarının insani derinliğiyle iz bırakmış duyguları ışıldıyor. Gülümseyişlerinde acılar, acılarında gülümseyişler gizli. Sesi, yaşamın içinden gelen insanın sesi: eğilip bükülmemiş, sade, gerçek, içtenlikli... Ve zaten sivil tarih de ipuçlarını böylesi kaynaklardan toplamıyor mu?

Atilla Keskin, "68’li dönem"de, Deniz’ler, Hüseyin’ler, Yusuf’lar, Sinanlar’la aynı ideali paylaşıp yeryüzü biraz daha aydınlık olsun diye yüreğinde kıvılcımlarla yola çıktığında, Ortadoğu Teknik Üniversitesi son sınıf öğrencisiydi. Fedâkarlık, inandığı yolda yürürken tehlikeyi hesap etmemek, ideal ve kader ortaklığı, o kuşağın en belirgin özellikleriydi. O günlerde en önde yürüyenler ya öldürüldüler ya da hemen yanıbaşlarında bir arkadaş canında soludular ölümü. Denizler’in idam hükümlerinin okunduğu salonda, haklarında idam hükmü verilen on sekiz gençten biri de Atilla Keskin’di. En delikanlı yıllarını darağacının gölgesinde dört duvar arasında, ömrünün yirmi yılını da sürgünde gurbet elde geçirdi. Onun anılarında kuşağının kavga günleri, kavga arkadaşlarının insani derinliğiyle iz bırakmış duyguları ışıldıyor. Gülümseyişlerinde acılar, acılarında gülümseyişler gizli. Sesi, yaşamın içinden gelen insanın sesi: eğilip bükülmemiş, sade, gerçek, içtenlikli... Ve zaten sivil tarih de ipuçlarını böylesi kaynaklardan toplamıyor mu?

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat