Adalet Partisi (AP), 27 Mayıs 1960 sonrasından 12 Eylül 1980'e dekTürkiye'nin siyasal hayatına damgasını vuran bir olgu. Bu döneminönemli bir bölümünde iktidar veya iktidar ortağıydı AP. Dönemin siyasalve ideolojik tartışmaları içinde mayalanan sağ-sol kutuplaşmasının birtarafıydı. DP'nin selefi ve ANAP/DYP (hatta devamında AKP) çizgisininhalefi olarak, AP'nin, Türkiye'de sağcılığın inşasını gerçekleştirdiğisöylenebilir. Tanel Demirel bu kitapta AP'nin politik ve ideolojik kimliğinianaliz ediyor. Partinin, modernleşme, demokrasi ve özgürlükler,kalkınma konularındaki tutumunu; buralardaki gerek ‘tutarlılıkların'gerekse ‘çifte-standartların' saiklerini ortaya koyuyor. Bu bağlamda,Türkiye'de liberal siyasal ideolojinin açılımlarını ve kısıtlarını sorguluyor.AP'nin siyasal elitten ve Kemalist ideolojiden kopuş noktaları ve onunladevamlılıkları da, çalışmanın önemli bir tartışma eksenini oluşturuyor.Bu yanıyla kitap, Türkiye'nin siyasal kültürü hakkında da zengingözlemler sunuyor. AP, aynı zamanda, 1960 sonrası Türkiye siyasettarihinin ‘kalıcı' bir figürü olarak Süleyman Demirel'in siyasal liderlikkariyerinin doğuşuna ebelik yaptı. Kitap, Demirel'in görüşlerine ve APliderliğindeki ideolojik stratejisine dair bir inceleme niteliği taşıyor, aynızamanda.
Adalet Partisi (AP), 27 Mayıs 1960 sonrasından 12 Eylül 1980'e dekTürkiye'nin siyasal hayatına damgasını vuran bir olgu. Bu döneminönemli bir bölümünde iktidar veya iktidar ortağıydı AP. Dönemin siyasalve ideolojik tartışmaları içinde mayalanan sağ-sol kutuplaşmasının birtarafıydı. DP'nin selefi ve ANAP/DYP (hatta devamında AKP) çizgisininhalefi olarak, AP'nin, Türkiye'de sağcılığın inşasını gerçekleştirdiğisöylenebilir. Tanel Demirel bu kitapta AP'nin politik ve ideolojik kimliğinianaliz ediyor. Partinin, modernleşme, demokrasi ve özgürlükler,kalkınma konularındaki tutumunu; buralardaki gerek ‘tutarlılıkların'gerekse ‘çifte-standartların' saiklerini ortaya koyuyor. Bu bağlamda,Türkiye'de liberal siyasal ideolojinin açılımlarını ve kısıtlarını sorguluyor.AP'nin siyasal elitten ve Kemalist ideolojiden kopuş noktaları ve onunladevamlılıkları da, çalışmanın önemli bir tartışma eksenini oluşturuyor.Bu yanıyla kitap, Türkiye'nin siyasal kültürü hakkında da zengingözlemler sunuyor. AP, aynı zamanda, 1960 sonrası Türkiye siyasettarihinin ‘kalıcı' bir figürü olarak Süleyman Demirel'in siyasal liderlikkariyerinin doğuşuna ebelik yaptı. Kitap, Demirel'in görüşlerine ve APliderliğindeki ideolojik stratejisine dair bir inceleme niteliği taşıyor, aynızamanda.