“Neyim şu yepyeni yüzyılda? Şair eskisiyim!
O, devrim oğlu, o bir bay, ya ben ne? Dünkü beyim!
Şu dünkü bey, hani malûm, yani bir pısırık!
Bugünkü Türkçeyi bilmez, lisanı bin yıllık!”
Halil Nihad Boztepe /Ağaç Kasidesi’nden
Halil Nihad Boztepe’nin Ağaç Kasidesi Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının en önemli hiciv metinleri arasında yer alır. Himaye-i Eşcar Cemiyeti’nin isteği üzerine kaleme alınan bu kaside, ilk baskısını 1931 yılında yapar. 1947 yılında genişletilmiş baskısıyla toplumsal eleştirinin dozunu arttırır. Aruz vezniyle yazılan Ağaç Kasidesi, Cumhuriyet’in Dil Devrimi’nin yanında kültür politikalarını da eleştiren bir metindir. Bu metin özellikle 1947 baskısından sonra dönemin süreli yayınlarında pek çok tartışmayı da tetikleyerek hem edebiyatın hem de siyasetin gündeminde yerini almıştır. Halide Edib’ten Vâlâ Nurettin’e, Peyami Safa’dan Hakkı Süha Gezgin’e kadar pek çok ismin hakkında kalem oynattığı bu metin, hem 1931 hem 1947 baskısını ihtiva ederken dönemin süreli yayınlarında çıkan bazı yazıları da okurlarla buluşturuyor.
Ağaç Kasidesi’nde, Boztepe’nin ağaç ile dil arasında kurduğu eşsiz bağlantıyı izlerken bu metnin kök ve gelenekle dilin tekamülü arasındaki çizgiyi göz ardı etmememiz noktasında ciddi bir ihtar metni olduğunu fark edeceksiniz. Dil ve edebiyat tarihimiz açısından döneminde pek çok tartışma yaratan bu metni VakıfBank Kültür Yayınları olarak araştırmacı ve okurların dikkatlerine sunuyoruz.
“Neyim şu yepyeni yüzyılda? Şair eskisiyim!
O, devrim oğlu, o bir bay, ya ben ne? Dünkü beyim!
Şu dünkü bey, hani malûm, yani bir pısırık!
Bugünkü Türkçeyi bilmez, lisanı bin yıllık!”
Halil Nihad Boztepe /Ağaç Kasidesi’nden
Halil Nihad Boztepe’nin Ağaç Kasidesi Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının en önemli hiciv metinleri arasında yer alır. Himaye-i Eşcar Cemiyeti’nin isteği üzerine kaleme alınan bu kaside, ilk baskısını 1931 yılında yapar. 1947 yılında genişletilmiş baskısıyla toplumsal eleştirinin dozunu arttırır. Aruz vezniyle yazılan Ağaç Kasidesi, Cumhuriyet’in Dil Devrimi’nin yanında kültür politikalarını da eleştiren bir metindir. Bu metin özellikle 1947 baskısından sonra dönemin süreli yayınlarında pek çok tartışmayı da tetikleyerek hem edebiyatın hem de siyasetin gündeminde yerini almıştır. Halide Edib’ten Vâlâ Nurettin’e, Peyami Safa’dan Hakkı Süha Gezgin’e kadar pek çok ismin hakkında kalem oynattığı bu metin, hem 1931 hem 1947 baskısını ihtiva ederken dönemin süreli yayınlarında çıkan bazı yazıları da okurlarla buluşturuyor.
Ağaç Kasidesi’nde, Boztepe’nin ağaç ile dil arasında kurduğu eşsiz bağlantıyı izlerken bu metnin kök ve gelenekle dilin tekamülü arasındaki çizgiyi göz ardı etmememiz noktasında ciddi bir ihtar metni olduğunu fark edeceksiniz. Dil ve edebiyat tarihimiz açısından döneminde pek çok tartışma yaratan bu metni VakıfBank Kültür Yayınları olarak araştırmacı ve okurların dikkatlerine sunuyoruz.