Yaklaşık 135 yıl önce Yağlıkçızâde Ahmet Rifat tarafından kaleme alınan Tasvîr-i Ahlâk başta Kur'ân-ı Kerîm ve Hadîs-i Şerîfler olmak üzere tasavvuf ve felsefe tarihinin önemli simalarından, dünya tarihinin ibretli anlatımlarından, gelenek-göreneklerle zaman içinde meydan gelmiş olan tecrübelerden ve bu tecrübelerin vecize ve hikmet değerindeki ifadelerinden ve şiir başta olmak üzere edebî eserlerden de yararlanılmış geniş bir kültürün yansıdığı bir eserdir. Bu eser hem güzel ahlâka dair pratik bir çalışmadır hem de köylüsüyle şehirlisiyle 19 yüzyıl Osmanlı toplumunun ahlâkî hayata bakışını yansıtmakta ve sosyolojik gözlemlere imkân vermektedir. Müellif eserini şu sözleriyle takdim etmektedir. Ahlâk ilmi çok değerli bir ilimdir. Onun üstün ve şerefli oluşuna, Peygamberimiz Efendimizin Şüphesiz ben güzel ahlâkı tamamlamak üzere gönderildim, Mü'min için güzel huydan daha iyi bir şey yoktur, İmanın olgunlaşması güzel ahlâka bağlıdır gibi hadisleri yeterli delildir.
Yaklaşık 135 yıl önce Yağlıkçızâde Ahmet Rifat tarafından kaleme alınan Tasvîr-i Ahlâk başta Kur'ân-ı Kerîm ve Hadîs-i Şerîfler olmak üzere tasavvuf ve felsefe tarihinin önemli simalarından, dünya tarihinin ibretli anlatımlarından, gelenek-göreneklerle zaman içinde meydan gelmiş olan tecrübelerden ve bu tecrübelerin vecize ve hikmet değerindeki ifadelerinden ve şiir başta olmak üzere edebî eserlerden de yararlanılmış geniş bir kültürün yansıdığı bir eserdir. Bu eser hem güzel ahlâka dair pratik bir çalışmadır hem de köylüsüyle şehirlisiyle 19 yüzyıl Osmanlı toplumunun ahlâkî hayata bakışını yansıtmakta ve sosyolojik gözlemlere imkân vermektedir. Müellif eserini şu sözleriyle takdim etmektedir. Ahlâk ilmi çok değerli bir ilimdir. Onun üstün ve şerefli oluşuna, Peygamberimiz Efendimizin Şüphesiz ben güzel ahlâkı tamamlamak üzere gönderildim, Mü'min için güzel huydan daha iyi bir şey yoktur, İmanın olgunlaşması güzel ahlâka bağlıdır gibi hadisleri yeterli delildir.