Mahmut Esat Bozkurt, elinizdeki kitapta Timur'u, "dünyayı yenmiş bu Türk oğlu Türk'ü içyüzüyle, gerçek çehresiyle" tanıtmaya çalıştığını söylüyor. Timur, bazı tarihçilerin yazdığı gibi "dünyayı ateşe veren bir kan dökücü değil", "politikalarını
ahlaka dayandıran bir cihan fatihidir"; "hayatını bir halk çocuğu olarak geçirmiş ve bununla övünmüştür." Mührünü de şöyle kazdırmıştır: "Men Timur, Tanrı kulu."
Bozkurt, kitabında Timur'un lider kişiliğini, devlet yönetme anlayışını ayrıntılarıyla ele alıyor. Ancak bu, basit bir aktarım değil, bazen "nasıl olması gereken"e gönderme, bazen de "neden bugün böyle"ye yanıttır.
Timur'dan kalkarak Kemalizmin devlet teorisinin ve devlet yönetiminin inşası ve açıklaması yapılmakta, hatta bazen eleştirilere yanıt verilmektedir. Osmanlı'yla Timur'un karşıtlığı çizilerek farklar vurgulanmaktadır.
Yazar, Atatürk ve Timur arasında benzerlik görmektedir. Çünkü, "Timur da, Atatürk de yoktan devlet kuran Türk çocuklarıdır."
Mahmut Esat Bozkurt, elinizdeki kitapta Timur'u, "dünyayı yenmiş bu Türk oğlu Türk'ü içyüzüyle, gerçek çehresiyle" tanıtmaya çalıştığını söylüyor. Timur, bazı tarihçilerin yazdığı gibi "dünyayı ateşe veren bir kan dökücü değil", "politikalarını
ahlaka dayandıran bir cihan fatihidir"; "hayatını bir halk çocuğu olarak geçirmiş ve bununla övünmüştür." Mührünü de şöyle kazdırmıştır: "Men Timur, Tanrı kulu."
Bozkurt, kitabında Timur'un lider kişiliğini, devlet yönetme anlayışını ayrıntılarıyla ele alıyor. Ancak bu, basit bir aktarım değil, bazen "nasıl olması gereken"e gönderme, bazen de "neden bugün böyle"ye yanıttır.
Timur'dan kalkarak Kemalizmin devlet teorisinin ve devlet yönetiminin inşası ve açıklaması yapılmakta, hatta bazen eleştirilere yanıt verilmektedir. Osmanlı'yla Timur'un karşıtlığı çizilerek farklar vurgulanmaktadır.
Yazar, Atatürk ve Timur arasında benzerlik görmektedir. Çünkü, "Timur da, Atatürk de yoktan devlet kuran Türk çocuklarıdır."