Alevi Bektaşi Öğretisi'nin büyük evrenini, yani yayıldığı geniş coğrafyada türlü renkleriyle yaşayan o devasa yapıyı ne ben bir ömür boyu gezerek tam görüp, anlayıp, betimleyebilirim; ne de bunu bir ekip başarabilir. Çünkü iki köy arasında bile bazı kültürel farklılıkların olduğu bu yapı hem geniş bir alanda hayat alanı bulmuş, hem de bir kısmı unutulmaya yüz tutarken, yaşayan değerlerin varlığını bir araya getirmek, bugünü de göz önünde bulundurarak yazmak, başlı başına bir sorunsalı ortaya koyuyor.
En azından bugünün Alevi Bektaşi dünyasının çok kaba da olsa bir resmi yapılabilir mi? Bir fotoğrafı çekilebilir mi? Köyleriyle, türbeleriyle, gelenekleriyle, insanlarıyla, sözlü ürünleriyle, erkânlarıyla, binlerce km. karelik alanda yaşayan bu büyük inançsal kültürel yapıyı kaba hatlarıyla ortaya koyabilir miyiz, onun bir arşivini yapabilir miyiz? Bu kolay değil elbette. Birçok Alevi Bektaşi kurum ve kuruluşu var, inanç önderleri, aydınları, yazarları var. Bazı projelerle ortaya bir şeyler de konulmak istendi elbette bu alanda. Ben ise, Gazetecilik eğitimi alan bir araştırmacı - yazar olarak, gezgin bir ruha sahip insan olarak, sürekli alanda dolaşmayı, oradan elde edilen verilerin de değerlendirilmesi gerektiğine inandım. Alevilik Bektaşilik konusunda 25 yıldır; gerek Anadolu'da, gerek Balkanlar'da, gerekse Batı Avrupa'da gerçek anlamıyla çok dar imkânlarla, olanaksızlıklar içinde bazı çalışmalar yapmaya gayret ettim, etmeye de devam ediyorum. Türkiye dışında; Aleviliğin Bektaşiliğin halen yaşandığı Balkanlar'da (Rumeli'de), Anadolu'dan çıkıp gittikleri Batı Avrupa'da ve dünyanın birçok yerinde bu arada yine Suriye, Irak, İran'da bu inancı yaşayan milyonlarca insanın olduğunu biliyoruz. Benimkisi ise; duygusal bir insan da olarak, Türkiye dışında gezip gördüğüm coğrafyalarda geçmişten geleceğe bir çizgi içinde geleneksel değerlerini korumak isteseler de, bugünün sorunlarıyla kuşatılmış halde, türlü renkleriyle yaşayan Alevilerin - Bektaşi'lerin yaşadıkları ülkelerden kayıtlarla elde ettiğim, bilgi notlarını sizlere sunmak, buralara gidilmesini biraz da olsa teşvik edebilme gayretidir.
Elinizdeki kitap, tümüyle gözlemci bir kimlikle, gezdiğim coğrafyalardaki izlenimlerimi siz değerli okurlarıma aktarırken, işte o büyük fotoğrafın çekilmesine küçük de olsa katkıda bulunma gayretinin ürünüdür. Balkanlarla ilgili gezilerim ise başlı başına iki kitap hacmindedir. Gezi notlarımın yararlı olması dileğiyle sizlere muhabbetlerimi sunarım
Alevi Bektaşi Öğretisi'nin büyük evrenini, yani yayıldığı geniş coğrafyada türlü renkleriyle yaşayan o devasa yapıyı ne ben bir ömür boyu gezerek tam görüp, anlayıp, betimleyebilirim; ne de bunu bir ekip başarabilir. Çünkü iki köy arasında bile bazı kültürel farklılıkların olduğu bu yapı hem geniş bir alanda hayat alanı bulmuş, hem de bir kısmı unutulmaya yüz tutarken, yaşayan değerlerin varlığını bir araya getirmek, bugünü de göz önünde bulundurarak yazmak, başlı başına bir sorunsalı ortaya koyuyor.
En azından bugünün Alevi Bektaşi dünyasının çok kaba da olsa bir resmi yapılabilir mi? Bir fotoğrafı çekilebilir mi? Köyleriyle, türbeleriyle, gelenekleriyle, insanlarıyla, sözlü ürünleriyle, erkânlarıyla, binlerce km. karelik alanda yaşayan bu büyük inançsal kültürel yapıyı kaba hatlarıyla ortaya koyabilir miyiz, onun bir arşivini yapabilir miyiz? Bu kolay değil elbette. Birçok Alevi Bektaşi kurum ve kuruluşu var, inanç önderleri, aydınları, yazarları var. Bazı projelerle ortaya bir şeyler de konulmak istendi elbette bu alanda. Ben ise, Gazetecilik eğitimi alan bir araştırmacı - yazar olarak, gezgin bir ruha sahip insan olarak, sürekli alanda dolaşmayı, oradan elde edilen verilerin de değerlendirilmesi gerektiğine inandım. Alevilik Bektaşilik konusunda 25 yıldır; gerek Anadolu'da, gerek Balkanlar'da, gerekse Batı Avrupa'da gerçek anlamıyla çok dar imkânlarla, olanaksızlıklar içinde bazı çalışmalar yapmaya gayret ettim, etmeye de devam ediyorum. Türkiye dışında; Aleviliğin Bektaşiliğin halen yaşandığı Balkanlar'da (Rumeli'de), Anadolu'dan çıkıp gittikleri Batı Avrupa'da ve dünyanın birçok yerinde bu arada yine Suriye, Irak, İran'da bu inancı yaşayan milyonlarca insanın olduğunu biliyoruz. Benimkisi ise; duygusal bir insan da olarak, Türkiye dışında gezip gördüğüm coğrafyalarda geçmişten geleceğe bir çizgi içinde geleneksel değerlerini korumak isteseler de, bugünün sorunlarıyla kuşatılmış halde, türlü renkleriyle yaşayan Alevilerin - Bektaşi'lerin yaşadıkları ülkelerden kayıtlarla elde ettiğim, bilgi notlarını sizlere sunmak, buralara gidilmesini biraz da olsa teşvik edebilme gayretidir.
Elinizdeki kitap, tümüyle gözlemci bir kimlikle, gezdiğim coğrafyalardaki izlenimlerimi siz değerli okurlarıma aktarırken, işte o büyük fotoğrafın çekilmesine küçük de olsa katkıda bulunma gayretinin ürünüdür. Balkanlarla ilgili gezilerim ise başlı başına iki kitap hacmindedir. Gezi notlarımın yararlı olması dileğiyle sizlere muhabbetlerimi sunarım