Altın Orda'nın Tarihi Coğrafyası 13 - 14. Asırlar

Stok Kodu:
9786254083099
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
359
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-06
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%30 indirimli
290,00TL
203,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 24,81TL
9786254083099
1247590
Altın Orda'nın Tarihi Coğrafyası
Altın Orda'nın Tarihi Coğrafyası 13 - 14. Asırlar
203.00

Altın Orda çalışmaları, Rus ve Sovyet tarih biliminin geleneksel başlıklarından biridir. Altın Orda tarihine olan ilgi yalnızca göçebe bir toplumun gelişim süreciyle değil, aynı zamanda çevresindeki yerleşik halklarla olan etkileşimine dair bir dizi problemin çözümüyle ilişkilidir. Uzun bir süre boyunca Altın Orda, çok çeşitli ve kalabalık nüfuslu geniş bir tarihî-coğrafi bölgenin politik, sosyal ve kültürel gelişiminde özel ve aşırı reaksiyoner bir rol oynamıştır.
Altın Orda ile ilgili bu konuların aydınlatılması amacını taşıyan kitap, temel olarak politik tarihî-coğrafya meselelerini ele almaktadır. Altın Orda’nın ekonomik coğrafyası hakkında yetkin bir açıklama için, 13-14. yüzyılların pek çok sayıdaki yerleşim yerinde daha derinlemesine arkeolojik çalışmaları gerekir. Bu yüzden de Altın Orda tarihinin bu konusuna, çalışmada asgari seviyede değinilmiştir.
Kronolojik olarak eser; Altın Orda’nın sadece politik tarihi açıdan değil, aynı zamanda devletin coğrafi olarak değerlendirilmesi için de büyük bir öneme sahip olan ve net olarak belirlenmiş iki tarihin arasındaki süreci kapsamaktadır. Bu iki tarihin ilki, Tuna ve İrtiş arasındaki bozkırlarda iktidarın Cuci Ulusu’na ait olduğu, yeni Moğol devletinin oluşmaya başladığı 1243 yılı iken; ikincisi ise çağdaş araştırmacıların, Cengizoğulları’nın askerî-politik doktrininin geçerliliğini kaybettiği ve bir dünya imparatorluğu yaratma fikirlerinin de artık çöktüğüne kani oldukları bir dönüm noktasını karşılayan 1395 yılıdır. Bilhassa bu aralık, devletin iç politika, ekonomi ve toplumsal yapı hususlarında ciddi dönüşümlerinin izlerini taşır.
Dr. Vadim Leonidoviç Egorov’un bu çalışması; kendisinin öğrencilik yıllarından itibaren katıldığı arkeoloji seferlerine dayanmakla birlikte, gerek birinci dereceden kaynakların gerekse de bunları tahlil eden başkaca çalışmaların metot, zihniyet ve yaklaşımlarına dair kritikler içeren özgün bir araştırmayı temsil etmektedir.

Altın Orda çalışmaları, Rus ve Sovyet tarih biliminin geleneksel başlıklarından biridir. Altın Orda tarihine olan ilgi yalnızca göçebe bir toplumun gelişim süreciyle değil, aynı zamanda çevresindeki yerleşik halklarla olan etkileşimine dair bir dizi problemin çözümüyle ilişkilidir. Uzun bir süre boyunca Altın Orda, çok çeşitli ve kalabalık nüfuslu geniş bir tarihî-coğrafi bölgenin politik, sosyal ve kültürel gelişiminde özel ve aşırı reaksiyoner bir rol oynamıştır.
Altın Orda ile ilgili bu konuların aydınlatılması amacını taşıyan kitap, temel olarak politik tarihî-coğrafya meselelerini ele almaktadır. Altın Orda’nın ekonomik coğrafyası hakkında yetkin bir açıklama için, 13-14. yüzyılların pek çok sayıdaki yerleşim yerinde daha derinlemesine arkeolojik çalışmaları gerekir. Bu yüzden de Altın Orda tarihinin bu konusuna, çalışmada asgari seviyede değinilmiştir.
Kronolojik olarak eser; Altın Orda’nın sadece politik tarihi açıdan değil, aynı zamanda devletin coğrafi olarak değerlendirilmesi için de büyük bir öneme sahip olan ve net olarak belirlenmiş iki tarihin arasındaki süreci kapsamaktadır. Bu iki tarihin ilki, Tuna ve İrtiş arasındaki bozkırlarda iktidarın Cuci Ulusu’na ait olduğu, yeni Moğol devletinin oluşmaya başladığı 1243 yılı iken; ikincisi ise çağdaş araştırmacıların, Cengizoğulları’nın askerî-politik doktrininin geçerliliğini kaybettiği ve bir dünya imparatorluğu yaratma fikirlerinin de artık çöktüğüne kani oldukları bir dönüm noktasını karşılayan 1395 yılıdır. Bilhassa bu aralık, devletin iç politika, ekonomi ve toplumsal yapı hususlarında ciddi dönüşümlerinin izlerini taşır.
Dr. Vadim Leonidoviç Egorov’un bu çalışması; kendisinin öğrencilik yıllarından itibaren katıldığı arkeoloji seferlerine dayanmakla birlikte, gerek birinci dereceden kaynakların gerekse de bunları tahlil eden başkaca çalışmaların metot, zihniyet ve yaklaşımlarına dair kritikler içeren özgün bir araştırmayı temsil etmektedir.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat