“Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter!”
3. Dünya Savaşı senaryosu çok önceden yazıldı, şimdi oynanıyor.
Dünya, eşi benzeri görülmemiş bir kıyamete yaklaşıyor. Üstelik bu yolda yapılan bütün planlar tıkır tıkır işlemekte...
Dünyanın şu durumdaki haline bakınca 3. Dünya Savaşı senaryosuna ne kadar uzağız dersiniz? Aslında hiç uzak değiliz, kıyamete fazlasıyla yakınız.
3. Dünya Savaşı öngörülere göre Müslümanların ya da Siyonizm’in sonunu getirecek deniyor ama doğru değil. Bu savaş, yeryüzünde yaşayan altıncı neslin, günümüz insan ırkının sonunu getirecek.
Dünya bugüne kadar beş büyük kitlesel yok oluş yaşadı. Canlı türlerinin yüzde sekseninin hatta yüzde doksan altısının soyu tükendi. Sekiz buçuk milyara ulaşan dünya nüfusunu iki milyar seviyesine düşürmek için çaresi olmayan salgın hastalıklar, kıtlık, susuzluk, gıda oyunları ve son olarak savaş planları kurgulanıyor.
Dünya, yedinci bin yıla yani Kova Çağı’na, diğer bir deyişle Altın Çağ’a geçebilmek için neredeyse insanlığın yüzde seksenini kaybedecek...
Oynanan açlık oyunlarını yaşayarak göreceğiz. Ancak elimizde hâlâ bir silah var: Uyanmak!
“Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter!”
3. Dünya Savaşı senaryosu çok önceden yazıldı, şimdi oynanıyor.
Dünya, eşi benzeri görülmemiş bir kıyamete yaklaşıyor. Üstelik bu yolda yapılan bütün planlar tıkır tıkır işlemekte...
Dünyanın şu durumdaki haline bakınca 3. Dünya Savaşı senaryosuna ne kadar uzağız dersiniz? Aslında hiç uzak değiliz, kıyamete fazlasıyla yakınız.
3. Dünya Savaşı öngörülere göre Müslümanların ya da Siyonizm’in sonunu getirecek deniyor ama doğru değil. Bu savaş, yeryüzünde yaşayan altıncı neslin, günümüz insan ırkının sonunu getirecek.
Dünya bugüne kadar beş büyük kitlesel yok oluş yaşadı. Canlı türlerinin yüzde sekseninin hatta yüzde doksan altısının soyu tükendi. Sekiz buçuk milyara ulaşan dünya nüfusunu iki milyar seviyesine düşürmek için çaresi olmayan salgın hastalıklar, kıtlık, susuzluk, gıda oyunları ve son olarak savaş planları kurgulanıyor.
Dünya, yedinci bin yıla yani Kova Çağı’na, diğer bir deyişle Altın Çağ’a geçebilmek için neredeyse insanlığın yüzde seksenini kaybedecek...
Oynanan açlık oyunlarını yaşayarak göreceğiz. Ancak elimizde hâlâ bir silah var: Uyanmak!