Anglo-Amerikan Eğlence Endüstrisinde Televizyon Program Formatları Reality Show, Eğlence ve Yarışma Programları
Türkiye, 1990'lı yıllarla birlikte, daha çok tecimsel bir paradigmada şekillenmiş olan ticari yayıncılık girişimleri ile tanışmış, ticari televizyon kanalları, izleyicilerin pek alışık olmadığı yeni televizyon program formatlarını ekranlara taşımaya başlamıştır. Türkiye'de, ticari televizyon yayıncılık sektörü, küresel medya pazarı için oldukça çekici bir sektör haline gelmiştir. Küreselleşme eğilimleri ile iç içe geçmiş bir yapıda gelişen ticari yayıncılıkta, bazı televizyon program formatları televizyon izleyicisinden büyük ilgi görmüştür. 1998 yılında, Who Wants to Be a Millionaire? adlı formatla başlayan süreçte, uluslararası televizyon endüstrisi, televizyon program formatlarının başarısına tanıklık etmiştir. Aslında, ticari bir süreç olarak medya ürünlerinin ve markalarının isim hakkının kullanılması ya da kiralanması pratiği yeni bir pratik değildir, ancak, bu pratiğin medya sektöründe yaygınlık kazanması görece yenidir. Bu kitap, Anglo-Amerikan eğlence endüstrisinin vazgeçilmez bir unsuru haline gelen uluslararası televizyon program formatlarının küresel pazardaki başarısını garantileyen prodüksiyon aşamasına odaklanmış ve bu görece yeni pratiği, prodüksiyon aşamasının detaylarıyla birlikte, gözler önüne sermeyi amaçlamıştır.
Türkiye, 1990'lı yıllarla birlikte, daha çok tecimsel bir paradigmada şekillenmiş olan ticari yayıncılık girişimleri ile tanışmış, ticari televizyon kanalları, izleyicilerin pek alışık olmadığı yeni televizyon program formatlarını ekranlara taşımaya başlamıştır. Türkiye'de, ticari televizyon yayıncılık sektörü, küresel medya pazarı için oldukça çekici bir sektör haline gelmiştir. Küreselleşme eğilimleri ile iç içe geçmiş bir yapıda gelişen ticari yayıncılıkta, bazı televizyon program formatları televizyon izleyicisinden büyük ilgi görmüştür. 1998 yılında, Who Wants to Be a Millionaire? adlı formatla başlayan süreçte, uluslararası televizyon endüstrisi, televizyon program formatlarının başarısına tanıklık etmiştir. Aslında, ticari bir süreç olarak medya ürünlerinin ve markalarının isim hakkının kullanılması ya da kiralanması pratiği yeni bir pratik değildir, ancak, bu pratiğin medya sektöründe yaygınlık kazanması görece yenidir. Bu kitap, Anglo-Amerikan eğlence endüstrisinin vazgeçilmez bir unsuru haline gelen uluslararası televizyon program formatlarının küresel pazardaki başarısını garantileyen prodüksiyon aşamasına odaklanmış ve bu görece yeni pratiği, prodüksiyon aşamasının detaylarıyla birlikte, gözler önüne sermeyi amaçlamıştır.