Ankara’yı disiplinlerarası araştırmalarla inceleyen Ankara Araştıamaları Dergisi’nin 19. sayısı, seyahat edebiyatı, göç tarihi, bellek ve mekân, geleneksel konut ve sivil mimari, kültür ve sanat ortamları, kaya resimleri ve sosyal tarih konularında kaleme alınmış makalelerden oluşmakta.
İlk makalede; Ankara, Güdül ilçesi, Çağa köyü sınırlarındaki Yandaklıdere’de bulunan petroglifler incelenmektedir. Türkistan coğrafyasında yaşamış Proto-Türk, İskit, Taştıklar, Göktürk ve Akhun dönemlerinden kalma petroglifler gibi Yandaklıdere petrogliflerinin de Türklerin, Anadolu içerisine çok erken dönemde geldiklerine işaret etmeleri ve bu çalışmanın Ankara sınırlarında bulunan petrogliflerin ne zaman yapıldığına yönelik tarihlendirme önerisi getiriyor olması, kentimizin Anadolu tarihine katkıları açısından oldukça önemlidir.
Dergide yer alan çalışmalardan bir diğeri de, Osmanlı Dönemi’ndeki kadar yoğun olmasa da mübadelenin de etkisiyle Atatürk Dönemi’nde Ankara’ya gerçekleşen göçleri ve gelen göçmenlere yönelik iskân politikalarını farklı yönleriyle irdelemektedir.
Ankara’nın Çubuk ilçesindeki sivil mimarlık örneklerinin geleneksel dokusunu ve dokudaki değişimleri ele alarak, çağdaş koruma ilkeleri üzerinden öneriler getiren bir diğer çalışmanın ardından, 1950 ve 2000 yılları arasında Ankara’da düzenlenen sergi faaliyetlerinin gerçekleştirildiği adresleri belirlemeyi amaçlayan makalede ise Ankara kültür ve sanat belleğinde izleri silinen sergi mekânları ve galerilerine yönelik kapsamlı bir hatırlatma yapılmaktadır.
İtalyan yazar, seyyah ve gazeteci Antonio Baldini’nin, 1930 yılında yaptığı seyahat sonrası Diagonale 1930, Parigi-Ankara adlı eserde kentimizin dönüşümüne dair gözlemleri ele alan makale ise genç Cumhuriyet’e ve yeni Başkent’e dışarıdan bakışın anlaşılabilmesi için önemlidir.
1940’lı yılların sonundan günümüze kadar gelen süreçte, sözlü tarih aracılığıyla Ankara'da gündelik hayat pratiklerinin, toplumsal ilişkilerin ve mekânın ne yönde değiştiğini ve bu değişimin sebepleri ile gündelik hayata yansımasının nasıl olduğunu inceleyen çalışma da bellek üzerinden dikkate değer bir okuma yapmaktadır. Son makalede ise; Cumhuriyetin ilanıyla beraber giyim kuşam alışkanlıklarının değişimi şapka devrimi özelinde incelenmekte; şapka kullanımının toplumdaki yeri ve etkisi kentteki önemli iki şapka mağazası üzerinden tasvir edilmektedir.
Ankara’yı disiplinlerarası araştırmalarla inceleyen Ankara Araştıamaları Dergisi’nin 19. sayısı, seyahat edebiyatı, göç tarihi, bellek ve mekân, geleneksel konut ve sivil mimari, kültür ve sanat ortamları, kaya resimleri ve sosyal tarih konularında kaleme alınmış makalelerden oluşmakta.
İlk makalede; Ankara, Güdül ilçesi, Çağa köyü sınırlarındaki Yandaklıdere’de bulunan petroglifler incelenmektedir. Türkistan coğrafyasında yaşamış Proto-Türk, İskit, Taştıklar, Göktürk ve Akhun dönemlerinden kalma petroglifler gibi Yandaklıdere petrogliflerinin de Türklerin, Anadolu içerisine çok erken dönemde geldiklerine işaret etmeleri ve bu çalışmanın Ankara sınırlarında bulunan petrogliflerin ne zaman yapıldığına yönelik tarihlendirme önerisi getiriyor olması, kentimizin Anadolu tarihine katkıları açısından oldukça önemlidir.
Dergide yer alan çalışmalardan bir diğeri de, Osmanlı Dönemi’ndeki kadar yoğun olmasa da mübadelenin de etkisiyle Atatürk Dönemi’nde Ankara’ya gerçekleşen göçleri ve gelen göçmenlere yönelik iskân politikalarını farklı yönleriyle irdelemektedir.
Ankara’nın Çubuk ilçesindeki sivil mimarlık örneklerinin geleneksel dokusunu ve dokudaki değişimleri ele alarak, çağdaş koruma ilkeleri üzerinden öneriler getiren bir diğer çalışmanın ardından, 1950 ve 2000 yılları arasında Ankara’da düzenlenen sergi faaliyetlerinin gerçekleştirildiği adresleri belirlemeyi amaçlayan makalede ise Ankara kültür ve sanat belleğinde izleri silinen sergi mekânları ve galerilerine yönelik kapsamlı bir hatırlatma yapılmaktadır.
İtalyan yazar, seyyah ve gazeteci Antonio Baldini’nin, 1930 yılında yaptığı seyahat sonrası Diagonale 1930, Parigi-Ankara adlı eserde kentimizin dönüşümüne dair gözlemleri ele alan makale ise genç Cumhuriyet’e ve yeni Başkent’e dışarıdan bakışın anlaşılabilmesi için önemlidir.
1940’lı yılların sonundan günümüze kadar gelen süreçte, sözlü tarih aracılığıyla Ankara'da gündelik hayat pratiklerinin, toplumsal ilişkilerin ve mekânın ne yönde değiştiğini ve bu değişimin sebepleri ile gündelik hayata yansımasının nasıl olduğunu inceleyen çalışma da bellek üzerinden dikkate değer bir okuma yapmaktadır. Son makalede ise; Cumhuriyetin ilanıyla beraber giyim kuşam alışkanlıklarının değişimi şapka devrimi özelinde incelenmekte; şapka kullanımının toplumdaki yeri ve etkisi kentteki önemli iki şapka mağazası üzerinden tasvir edilmektedir.