Bu kitapta, Hegel, Heidegger ve Deleuze felsefesinde ‘arzu’ ve ‘ölüm’ün tuttuğu yer, filozofların temel metinleri üzerinden ele alınmaktadır. Heidegger’in ölüm izahında deneyim, eksiklik ve melankoli bağlantısı sorgulanmakta; Hegel’in Tinin Fenomenolojisi’nden hareketle ele alınan ölüm izahı, yas, bilincin gelişimi ve olumsuzlama arasındaki bağıntı incelenmektedir. Deleuze’ün ‘üretkenlik olarak arzu’ izahı ve Freudcu ‘ölüm arzusu’ modelinden ‘arzulanan ölüm’ modeline geçiş ele alınmaktadır.
Arzu ve Ölüm başlığına rağmen bu kitap, yaşam üzerine düşünümün ürünüdür. ‘Ölüm’den yaşamı ve yaşama yollarını çıkaran üç filozofun öyküsüdür. Hegel, Heidegger ve Deleuze’ün ‘arzu’, ‘eksiklik’ ve ‘yas’ın patikalarında, Freud, Lacan ve Zizek’le kesiştikleri, ayrıştıkları yerleri imleyen bir felsefe tarihi okumasıdır.
Hegel içselleştirilmiş kederli bir ölüm şarkısı söylerken, Heidegger melankolik bir ölüm şarkısı söyler. Deleuze’le Guattari’ye göre ise hem psikanaliz hem de felsefenin temel başarısızlığı, her ikisinin de yaşamın şarkısı olamayışıdır.
Yaşamın kendisi olan bir dizi arzu birleşimleri ve ayrışımlarından ibarettir. Felsefenin şarkısı ise tüm o karmaşıklığı ve canavarlığıyla, yaşamın olumlanmasıdır.
Bu kitapta, Hegel, Heidegger ve Deleuze felsefesinde ‘arzu’ ve ‘ölüm’ün tuttuğu yer, filozofların temel metinleri üzerinden ele alınmaktadır. Heidegger’in ölüm izahında deneyim, eksiklik ve melankoli bağlantısı sorgulanmakta; Hegel’in Tinin Fenomenolojisi’nden hareketle ele alınan ölüm izahı, yas, bilincin gelişimi ve olumsuzlama arasındaki bağıntı incelenmektedir. Deleuze’ün ‘üretkenlik olarak arzu’ izahı ve Freudcu ‘ölüm arzusu’ modelinden ‘arzulanan ölüm’ modeline geçiş ele alınmaktadır.
Arzu ve Ölüm başlığına rağmen bu kitap, yaşam üzerine düşünümün ürünüdür. ‘Ölüm’den yaşamı ve yaşama yollarını çıkaran üç filozofun öyküsüdür. Hegel, Heidegger ve Deleuze’ün ‘arzu’, ‘eksiklik’ ve ‘yas’ın patikalarında, Freud, Lacan ve Zizek’le kesiştikleri, ayrıştıkları yerleri imleyen bir felsefe tarihi okumasıdır.
Hegel içselleştirilmiş kederli bir ölüm şarkısı söylerken, Heidegger melankolik bir ölüm şarkısı söyler. Deleuze’le Guattari’ye göre ise hem psikanaliz hem de felsefenin temel başarısızlığı, her ikisinin de yaşamın şarkısı olamayışıdır.
Yaşamın kendisi olan bir dizi arzu birleşimleri ve ayrışımlarından ibarettir. Felsefenin şarkısı ise tüm o karmaşıklığı ve canavarlığıyla, yaşamın olumlanmasıdır.