Âşık Sümmani, 1861 yılında, Erzurum’da doğmuştur. Gerçek adı Hüseyin’dir. Hüseyin, ailenin üç evladı arasında en küçüğüdür. Babası Hasan Efendi fakir ama dürüst, namuslu, dini bilgi ve millî terbiye almış, sevilen, sayılan biridir. Söylentilere göre Hüseyin, henüz on bir yaşındayken hayvanlarını otlattığı Ablak Taşı denilen yerde uyuyakalır. Rüyasında üç derviş yanına gelir. Birlikte abdest alıp, namaz kıldıktan sonra âşık olacağı Gülperi adındaki kızın ismini okuturlar. Ardından kızı gösterip bade sunarlar. Şiirlerinde Sümmani mahlası kullanan Hüseyin, henüz bağlama çalmamaktadır. Şiirlerini dinleyen bazı kişiler, Sümmani’nin bade içtiğini düşünür ve yetişmesi adına Erzurum’da dönemin âşıklarına çıraklık yapması gerektiğini babasına söylerler. Sümmani’nin düşünde yaşattığı sevgilisini aramak için Doğu illerini, Orta Asya’nın büyük bir bölümünü gezdiği söylenir. Kuvvetli bir hafıza ve kıvrak bir zekâya sahip olduğu anlaşılan ve akıcı, sade üslubu, güçlü ifadeleri, az kelime ile çok şey anlatma becerisi ile 19. yüzyılın usta halk şairi Sümmani, geleneği kendi etrafında yönlendirebilecek seviyede güçlü ve kendisinden sonra etkisini devam ettiren bir âşıktır.
Âşık Sümmani, 1861 yılında, Erzurum’da doğmuştur. Gerçek adı Hüseyin’dir. Hüseyin, ailenin üç evladı arasında en küçüğüdür. Babası Hasan Efendi fakir ama dürüst, namuslu, dini bilgi ve millî terbiye almış, sevilen, sayılan biridir. Söylentilere göre Hüseyin, henüz on bir yaşındayken hayvanlarını otlattığı Ablak Taşı denilen yerde uyuyakalır. Rüyasında üç derviş yanına gelir. Birlikte abdest alıp, namaz kıldıktan sonra âşık olacağı Gülperi adındaki kızın ismini okuturlar. Ardından kızı gösterip bade sunarlar. Şiirlerinde Sümmani mahlası kullanan Hüseyin, henüz bağlama çalmamaktadır. Şiirlerini dinleyen bazı kişiler, Sümmani’nin bade içtiğini düşünür ve yetişmesi adına Erzurum’da dönemin âşıklarına çıraklık yapması gerektiğini babasına söylerler. Sümmani’nin düşünde yaşattığı sevgilisini aramak için Doğu illerini, Orta Asya’nın büyük bir bölümünü gezdiği söylenir. Kuvvetli bir hafıza ve kıvrak bir zekâya sahip olduğu anlaşılan ve akıcı, sade üslubu, güçlü ifadeleri, az kelime ile çok şey anlatma becerisi ile 19. yüzyılın usta halk şairi Sümmani, geleneği kendi etrafında yönlendirebilecek seviyede güçlü ve kendisinden sonra etkisini devam ettiren bir âşıktır.