Aşkın Suçları, eserleri yayımlanmaya başladığı andan itibaren her zaman keskin tartışmalara konu olan ve sadizm kavramına ismini veren Marquis de Sade’ın on bir öyküyü kapsayan eserinin üç öyküsünden oluşuyor. Sade’ın ahlakın belirleyicisi olarak etik değerler yerine içgüdüler konulduğunda neler olabileceğini anlattığı Aşkın Suçları derlemesi, Lamartine’in, Baudelaire’in, Swinburne’ün, Lautréamont’un, Nietzsche’nin, Puşkin’in, Dostoyevski’nin, Kafka’nın, Apollinaire’in başucu kitaplarından biriydi.
Hıristiyan geleneklerine, tabulara ve yasaklara yazdıklarıyla ve yaşam biçimiyle savaş açan ve hayatının yaklaşık otuz yılını hapishanede, on yılından fazlasını akıl hastanesinde geçiren Sade hakkında Octavio Paz’dan Simone de Beauvoir’a, Ronald Hayman’dan Jacques Lacan’a, Theodor W. Adorno ve Max Horkheimer’dan Angela Carter’a pek çok kişi yazmıştır. Edebiyat tarihinin en ayrıksı kalemlerinden biri olan Sade’ın bu üç öyküsünü Türk şiirinin en büyük şairlerinden Cemal Süreya’nın çevirisiyle okurlara sunuyoruz.
Aşkın Suçları, eserleri yayımlanmaya başladığı andan itibaren her zaman keskin tartışmalara konu olan ve sadizm kavramına ismini veren Marquis de Sade’ın on bir öyküyü kapsayan eserinin üç öyküsünden oluşuyor. Sade’ın ahlakın belirleyicisi olarak etik değerler yerine içgüdüler konulduğunda neler olabileceğini anlattığı Aşkın Suçları derlemesi, Lamartine’in, Baudelaire’in, Swinburne’ün, Lautréamont’un, Nietzsche’nin, Puşkin’in, Dostoyevski’nin, Kafka’nın, Apollinaire’in başucu kitaplarından biriydi.
Hıristiyan geleneklerine, tabulara ve yasaklara yazdıklarıyla ve yaşam biçimiyle savaş açan ve hayatının yaklaşık otuz yılını hapishanede, on yılından fazlasını akıl hastanesinde geçiren Sade hakkında Octavio Paz’dan Simone de Beauvoir’a, Ronald Hayman’dan Jacques Lacan’a, Theodor W. Adorno ve Max Horkheimer’dan Angela Carter’a pek çok kişi yazmıştır. Edebiyat tarihinin en ayrıksı kalemlerinden biri olan Sade’ın bu üç öyküsünü Türk şiirinin en büyük şairlerinden Cemal Süreya’nın çevirisiyle okurlara sunuyoruz.