‘Aşktan Söyler Bu Dilim’ Mustafa Tatcı’nın yirmi yıla yakın bir süredir bazı gazete, dergi ve televizyonlarda yaptığı konuşmalardan ve henüz yayımlanmayan geniş versiyonlarından derlenmiş bir söyleşiler güldestesidir. Tatcı, bu konuşmalarında Türk Tasavvuf Edebiyatının ince ayrıntılarının yanında Yûnus’un kimliğini, divanını, Türkçe’ye yüklediği manâyı, düşüncelerinin derinliğini didik didik etmekte, konuyla ilgili neler yapıldığını ve nelerin yapılması gerektiğini anlatmaktadır.
‘Aşktan Söyler Bu Dilim’in bir özelliği de araştırmacının Türk Edebiyatı Tarihi’ndeki yerini ve yaptıklarını belirleyecek bazı ayrıntıları içermesidir. Tatcı, büyük bir imparatorluk bakiyesi olan coğrafyada gezen önemli eserlerin yazarıdır. Kırım’dan Adalar’a, Rumeli’den Azerbaycan’a, Manisa’dan Amasya’ya, Lefkoşa’dan Saraybosna’ya, Ankara’dan Kastamonu’ya, Uşak’tan Elmalı’ya, Bolu’dan İstanbul’a ve özellikle Üsküdar’a uzanan bir gönül coğrafyasında Yûnus’un izinden giden mutasavvıflarla ilgili araştırmalar yapan yazar, aşk ile beslenen bu coğrafya içinde neş’et eden kültür ve irfan havzalarını, bu havzalarda ilk mayayı çalan mütefekkir ve mutasavvıfları incelemektedir. Onun işi, Türk ve İslâm dünyasını mayalayan büyük gönül adamlarının izini sürmek, onların ölümsüz düşüncelerini çağımızın penceresinden bakarak taze bilgilerle yeniden yorumlamak ve modern dünyanın ihtiyacı olan yeni düşüncelere ulaşmaktır. Bir ömrün semeresi olan bu söyleşiler, inanıyoruz ki yeni Yûnuslar’ın yetişmesinde bir basamak olacaktır.
‘Aşktan Söyler Bu Dilim’ Mustafa Tatcı’nın yirmi yıla yakın bir süredir bazı gazete, dergi ve televizyonlarda yaptığı konuşmalardan ve henüz yayımlanmayan geniş versiyonlarından derlenmiş bir söyleşiler güldestesidir. Tatcı, bu konuşmalarında Türk Tasavvuf Edebiyatının ince ayrıntılarının yanında Yûnus’un kimliğini, divanını, Türkçe’ye yüklediği manâyı, düşüncelerinin derinliğini didik didik etmekte, konuyla ilgili neler yapıldığını ve nelerin yapılması gerektiğini anlatmaktadır.
‘Aşktan Söyler Bu Dilim’in bir özelliği de araştırmacının Türk Edebiyatı Tarihi’ndeki yerini ve yaptıklarını belirleyecek bazı ayrıntıları içermesidir. Tatcı, büyük bir imparatorluk bakiyesi olan coğrafyada gezen önemli eserlerin yazarıdır. Kırım’dan Adalar’a, Rumeli’den Azerbaycan’a, Manisa’dan Amasya’ya, Lefkoşa’dan Saraybosna’ya, Ankara’dan Kastamonu’ya, Uşak’tan Elmalı’ya, Bolu’dan İstanbul’a ve özellikle Üsküdar’a uzanan bir gönül coğrafyasında Yûnus’un izinden giden mutasavvıflarla ilgili araştırmalar yapan yazar, aşk ile beslenen bu coğrafya içinde neş’et eden kültür ve irfan havzalarını, bu havzalarda ilk mayayı çalan mütefekkir ve mutasavvıfları incelemektedir. Onun işi, Türk ve İslâm dünyasını mayalayan büyük gönül adamlarının izini sürmek, onların ölümsüz düşüncelerini çağımızın penceresinden bakarak taze bilgilerle yeniden yorumlamak ve modern dünyanın ihtiyacı olan yeni düşüncelere ulaşmaktır. Bir ömrün semeresi olan bu söyleşiler, inanıyoruz ki yeni Yûnuslar’ın yetişmesinde bir basamak olacaktır.