Türk edebiyatında şiirleriyle olduğu kadar romanları ve siyasal düşünceleriyle de önemli bir yere sahip olan Attilâ İlhan, temelini Ulusal Demokratik Devrim’den alan, fakat yönünü de sosyalist devrime çeviren bir siyasal öğreti yaratmaya çalışmış, bunu yaparken de 20. yüzyılın ilk antiemperyalist kurtuluş mücadelesinin önderi Mustafa Kemal Atatürk’ün eylem ve söylemlerini esas almıştır.
İlhan’ın “Kuva-yı Milliye düşüncesi” olarak adlandırılan söz konusu öğretisinin temel ilkeleri, emperyalizm ve kapitalizm karşıtlığı ile tam bağımsızlıkçılıktır. Sosyal eşitliğin savunulduğu, ağır sanayi kalkınmasının gerçekleştirilmesinin ve bilişim çağının yakalanmasının önemsendiği Kuva-yı Milliye düşüncesinde, bütün bunların bir sonucu olarak amaçlanansa, özgür ve adil bir toplumun oluşturulduğu müreffeh bir Türkiye’dir.
Türk edebiyatında şiirleriyle olduğu kadar romanları ve siyasal düşünceleriyle de önemli bir yere sahip olan Attilâ İlhan, temelini Ulusal Demokratik Devrim’den alan, fakat yönünü de sosyalist devrime çeviren bir siyasal öğreti yaratmaya çalışmış, bunu yaparken de 20. yüzyılın ilk antiemperyalist kurtuluş mücadelesinin önderi Mustafa Kemal Atatürk’ün eylem ve söylemlerini esas almıştır.
İlhan’ın “Kuva-yı Milliye düşüncesi” olarak adlandırılan söz konusu öğretisinin temel ilkeleri, emperyalizm ve kapitalizm karşıtlığı ile tam bağımsızlıkçılıktır. Sosyal eşitliğin savunulduğu, ağır sanayi kalkınmasının gerçekleştirilmesinin ve bilişim çağının yakalanmasının önemsendiği Kuva-yı Milliye düşüncesinde, bütün bunların bir sonucu olarak amaçlanansa, özgür ve adil bir toplumun oluşturulduğu müreffeh bir Türkiye’dir.