Günümüz modern toplumklarının hızlı teknik,sınai,zırai ve ticari büyüme,değişim ve gelişimlerine paralel olarak, karşılaşılan sorunlarda aynı ölçüde artmakta değişmekte ve karmaşık sorunlarda aynı ölçüde artmakta,değişmekte ve karmaşık hale gelmektedir.Soruna taraf olan birey veyahut kurum ve kuruluşların meseleyi çözebilmek uğruna yargı makamlarına başvurmaları,iş yoğunluğu altında hantallaşan yargı mekanizmalarını işlevsiz kılmakta,bu da tarafların menfaat dengesi ekseninde bireysel ve kamusal adaletin tecelli etmesine engel teşkil etmektedir.
İşte bu sebeple uyuşmazlıkların yargı dışı metodlar ile daha hızlı,ucuz ve rahat erişilebilir şekilde çözülmesinin hedeflendiği,alternatif bir uyuşmazlık çözüm yolu olan arabuluculuk, tüm dünya toplumları için önemli bir mihenk taşı haline gelmiştir.Özellikle AB ekseninde kendisine öteden beri uygulama sahası oluşturan bu kavam,bizim mevzuatımızda benzeri uygulamalara yer verilmiş olmakla birlikte,kurumsal olarak hukuk dünyamıza adımını yeni atmıştır.
Çalışma asıl itibarı ile arabuluculuk kavramının AB mevzuatı ve Türk hukukundaki uygulama biçimlerini kapsamakta olup;çalışmada arabuluculuk,asıl gayesi kavramın mukayeseli bir perspektifle değerlendirilmesine yardımcı olmak adına inceleme konusu yapılmıştır.
Günümüz modern toplumklarının hızlı teknik,sınai,zırai ve ticari büyüme,değişim ve gelişimlerine paralel olarak, karşılaşılan sorunlarda aynı ölçüde artmakta değişmekte ve karmaşık sorunlarda aynı ölçüde artmakta,değişmekte ve karmaşık hale gelmektedir.Soruna taraf olan birey veyahut kurum ve kuruluşların meseleyi çözebilmek uğruna yargı makamlarına başvurmaları,iş yoğunluğu altında hantallaşan yargı mekanizmalarını işlevsiz kılmakta,bu da tarafların menfaat dengesi ekseninde bireysel ve kamusal adaletin tecelli etmesine engel teşkil etmektedir.
İşte bu sebeple uyuşmazlıkların yargı dışı metodlar ile daha hızlı,ucuz ve rahat erişilebilir şekilde çözülmesinin hedeflendiği,alternatif bir uyuşmazlık çözüm yolu olan arabuluculuk, tüm dünya toplumları için önemli bir mihenk taşı haline gelmiştir.Özellikle AB ekseninde kendisine öteden beri uygulama sahası oluşturan bu kavam,bizim mevzuatımızda benzeri uygulamalara yer verilmiş olmakla birlikte,kurumsal olarak hukuk dünyamıza adımını yeni atmıştır.
Çalışma asıl itibarı ile arabuluculuk kavramının AB mevzuatı ve Türk hukukundaki uygulama biçimlerini kapsamakta olup;çalışmada arabuluculuk,asıl gayesi kavramın mukayeseli bir perspektifle değerlendirilmesine yardımcı olmak adına inceleme konusu yapılmıştır.