Bu çalışma, uzun bir okuma ve düşünme süreci sonunda ortaya çıktı. Avrupa Birliği de, insan haklarının korunması da, daha önce üzerinde yazdığım konular değildi. Ancak, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde verdiğim Uluslararası Hukuk II dersi çerçevesinde her iki konuyu da uzun yıllardır anlatıyorum. Bu ders çerçevesinde oluşturduğum temeller, insan haklarının korunması ile Avrupa Birliği'nin kesiştiği bu konuda derinleşme isteği yarattı. Elinizdeki çalışmanın gerisinde yatan süreç budur. Avrupa Birliği'nin kurumsal yapısı, genişleme aşamaları ve Türkiye'nin adaylık süreci, Türkiye'de oldukça iyi çalışılmış konulardır. Aynı biçimde, insan haklarının korunması da, özellikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesinde iyi çalışılmış bir konudur. Benim amacım, Türk literatüründe iyi gelişmiş olan bu konuları tekrar üretmek değil, Avrupa Birliği'nin bugün geldiği aşamada, insan haklarının korunması açısından, gerek örgüt çerçevesinde gerek küresel düzeyde hangi noktada olduğunu ortaya koymaktı. Dolayısıyla, örgütün kurumsal yapısı ve Türkiye'nin adaylık süreci konuları kitabın kapsamında kalsa da, bunları sadece insan haklarının korunması çerçevesinde ele aldım. Önceden Avrupa Birliği ve insan haklarının uluslararası düzeyde korunması konularında temel bilgilere sahip olan okuyucular için yararlı olacağını umuyorum.
Bu çalışma, uzun bir okuma ve düşünme süreci sonunda ortaya çıktı. Avrupa Birliği de, insan haklarının korunması da, daha önce üzerinde yazdığım konular değildi. Ancak, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde verdiğim Uluslararası Hukuk II dersi çerçevesinde her iki konuyu da uzun yıllardır anlatıyorum. Bu ders çerçevesinde oluşturduğum temeller, insan haklarının korunması ile Avrupa Birliği'nin kesiştiği bu konuda derinleşme isteği yarattı. Elinizdeki çalışmanın gerisinde yatan süreç budur. Avrupa Birliği'nin kurumsal yapısı, genişleme aşamaları ve Türkiye'nin adaylık süreci, Türkiye'de oldukça iyi çalışılmış konulardır. Aynı biçimde, insan haklarının korunması da, özellikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesinde iyi çalışılmış bir konudur. Benim amacım, Türk literatüründe iyi gelişmiş olan bu konuları tekrar üretmek değil, Avrupa Birliği'nin bugün geldiği aşamada, insan haklarının korunması açısından, gerek örgüt çerçevesinde gerek küresel düzeyde hangi noktada olduğunu ortaya koymaktı. Dolayısıyla, örgütün kurumsal yapısı ve Türkiye'nin adaylık süreci konuları kitabın kapsamında kalsa da, bunları sadece insan haklarının korunması çerçevesinde ele aldım. Önceden Avrupa Birliği ve insan haklarının uluslararası düzeyde korunması konularında temel bilgilere sahip olan okuyucular için yararlı olacağını umuyorum.