Ayaşlı ile Kiracıları

Stok Kodu:
9786051218502
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
248
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025-01
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%30 indirimli
320,00TL
224,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 27,38TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786051218502
1358053
Ayaşlı ile Kiracıları
Ayaşlı ile Kiracıları
224.00

 Cumhuriyet’in ilk yılları, Ankara’da bir “apartıman”… Ayaşlı İbrahim Efendi, bunun bir bölüğünü tutmuş ve oda oda kiraya veriyor. Bu dokuz odayı kiralayanlarsa; bekârı, evlisi, memuru, işçisiyle birbirinden akla kara kadar farklı insanlar… Mutfağı, ayakyolu bir bu küçücük yerde yaşamanın doğal sonucu, kimsenin mahreminin, sırrının kalmaması… Birinin bildiği yarın hepsinin dilinde…

Esendal, romanda adı geçmeyen genç bir banka memurunun gözünden, âdeta bir kamera tarafsızlığıyla bakıyor bu insanlara…

Ve karakterlerin her biri tek başına romanı alıp götürebilecek güçteyken, elindeki malzemeyi öylesine ustalıkla kullanmış ki kimse eksik ya da fazla görünmüyor sayfalar arasında.

Son kertede, buruk bir tadı var romanın… İnşa edilmeye çalışılan ulus kimliğiyle, imparatorluk bakiyesi kozmopolit bir toplumun benzemezliği o kadar aşikâr ki…

Oturduk, biz namuslu insanlar; zamanın kötülüğünden, ahlak düşkünlüğünden, yana yana şikâyetler ettik, Faika’ya, ablasına acıdık; Ayaşlıya, Fuat’a kızdık... Böyle konuşmak da bir ihtiyaç mı? Bilmem, belki o çekiştirdiğimiz adamlar da bizim gibi oturup ortalığın ahlaksızlığından şikâyet ederler!

 Cumhuriyet’in ilk yılları, Ankara’da bir “apartıman”… Ayaşlı İbrahim Efendi, bunun bir bölüğünü tutmuş ve oda oda kiraya veriyor. Bu dokuz odayı kiralayanlarsa; bekârı, evlisi, memuru, işçisiyle birbirinden akla kara kadar farklı insanlar… Mutfağı, ayakyolu bir bu küçücük yerde yaşamanın doğal sonucu, kimsenin mahreminin, sırrının kalmaması… Birinin bildiği yarın hepsinin dilinde…

Esendal, romanda adı geçmeyen genç bir banka memurunun gözünden, âdeta bir kamera tarafsızlığıyla bakıyor bu insanlara…

Ve karakterlerin her biri tek başına romanı alıp götürebilecek güçteyken, elindeki malzemeyi öylesine ustalıkla kullanmış ki kimse eksik ya da fazla görünmüyor sayfalar arasında.

Son kertede, buruk bir tadı var romanın… İnşa edilmeye çalışılan ulus kimliğiyle, imparatorluk bakiyesi kozmopolit bir toplumun benzemezliği o kadar aşikâr ki…

Oturduk, biz namuslu insanlar; zamanın kötülüğünden, ahlak düşkünlüğünden, yana yana şikâyetler ettik, Faika’ya, ablasına acıdık; Ayaşlıya, Fuat’a kızdık... Böyle konuşmak da bir ihtiyaç mı? Bilmem, belki o çekiştirdiğimiz adamlar da bizim gibi oturup ortalığın ahlaksızlığından şikâyet ederler!

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat