İran'ın şöhretli yazarlarından biri olan Celâl Âl-i Ahmed, 2. Dünya Savaşı sonrası sosyalizme yönelen aydınlardan biri. İsrail'in, bağımsızlığını ilân ettikten sonra devreye soktuğu Kibbutz ve Moşav gibi sosyalist uygulamaları dönemin gençliği gibi onun da ilgisini çekiyor. Bu heyecan içinde bir İsrail gezisi yapıyor. “Vicdanı” ile birlikte
gidiyor İsrail'e, seyahati boyunca da notlar tutuyor. Ancak İsrail'in Filistinlilere uyguladığı zulmün, Avrupalı devletlerin nasıl da bu zulme göz yumduğunun ayırdına varıyor ve bir sorgulama evresine giriyor. Kendi cephesinden İsrail sorunu, Yahudilerin Filistinlilere çektirdikleri, Arap devletlerine olan kızgınlığı gibi konuları cesurca kaleme alıyor. İsrail tarihinin erken dönemine dair etkileyici ve pek az yerde bulabileceğiniz tanıklıklar içeren bu çarpıcı anlatı, İsrail sorununa farklı bir yönden bakabilmemiz için bize bir kapı aralıyor.
İran'ın şöhretli yazarlarından biri olan Celâl Âl-i Ahmed, 2. Dünya Savaşı sonrası sosyalizme yönelen aydınlardan biri. İsrail'in, bağımsızlığını ilân ettikten sonra devreye soktuğu Kibbutz ve Moşav gibi sosyalist uygulamaları dönemin gençliği gibi onun da ilgisini çekiyor. Bu heyecan içinde bir İsrail gezisi yapıyor. “Vicdanı” ile birlikte
gidiyor İsrail'e, seyahati boyunca da notlar tutuyor. Ancak İsrail'in Filistinlilere uyguladığı zulmün, Avrupalı devletlerin nasıl da bu zulme göz yumduğunun ayırdına varıyor ve bir sorgulama evresine giriyor. Kendi cephesinden İsrail sorunu, Yahudilerin Filistinlilere çektirdikleri, Arap devletlerine olan kızgınlığı gibi konuları cesurca kaleme alıyor. İsrail tarihinin erken dönemine dair etkileyici ve pek az yerde bulabileceğiniz tanıklıklar içeren bu çarpıcı anlatı, İsrail sorununa farklı bir yönden bakabilmemiz için bize bir kapı aralıyor.