Voltaire’in 1768 yılında yazdığı felsefi öyküsü Babil Prensesi’nde iki aşık Asya ve Avrupa’da birbirlerini aramaya çıkıyorlar. Talihsizliklerle sürekli birbirlerinden ayrı düşen aşıkların yolda başlarına gelenler nüktedan bir tarzda aktarılıyor. Aydınlanma Çağının düşüncelerinden örnekler taşıyan bu öykü peri masallarıyla da benzerlikler gösteriyor. Büyülü kuşların, mitsel karakterlerin yaşadığı masalsı bir coğrafyayı tasvir eden Voltaire, soylu sınıftan ve burjuvaziden tiksintisini ironik diliyle aktarmaya devam ediyor.
“Voltaire, hemen hemen tüm öykülerinde, Binbir Gece Masalları’nın ve antikçağın coğrafyasını kullanır; ne ki, Babil’in Paris, Brahmanların ya da Druidlerin ise Roma Kilisesinin rahipleri olduğunu fark etmekte gecikmez. .”
- Jorge Luis Borgesorges
Voltaire’in 1768 yılında yazdığı felsefi öyküsü Babil Prensesi’nde iki aşık Asya ve Avrupa’da birbirlerini aramaya çıkıyorlar. Talihsizliklerle sürekli birbirlerinden ayrı düşen aşıkların yolda başlarına gelenler nüktedan bir tarzda aktarılıyor. Aydınlanma Çağının düşüncelerinden örnekler taşıyan bu öykü peri masallarıyla da benzerlikler gösteriyor. Büyülü kuşların, mitsel karakterlerin yaşadığı masalsı bir coğrafyayı tasvir eden Voltaire, soylu sınıftan ve burjuvaziden tiksintisini ironik diliyle aktarmaya devam ediyor.
“Voltaire, hemen hemen tüm öykülerinde, Binbir Gece Masalları’nın ve antikçağın coğrafyasını kullanır; ne ki, Babil’in Paris, Brahmanların ya da Druidlerin ise Roma Kilisesinin rahipleri olduğunu fark etmekte gecikmez. .”
- Jorge Luis Borgesorges