20. yüzyıl Amerikan edebiyatının başyapıtlarından biri kabul edilen Bağımsızlık Yolu, bir banliyö kasabasında yaşayan, iki çocuklu genç Frank ve April Wheeler çiftinin hikâyesi. Banliyö hayatından bunalan ve çevrelerindeki insanlardan farklı olduklarına inanan Wheeler’lar Paris’e gitme hayalleri kurmaktadır. Ancak zaman geçtikçe hayallerle gerçekler arasındaki mesafeyi aşmanın kolay olmadığı anlaşılacak, April’ın hapsolduğu hayattan kurtulma çabaları yavaşça trajediye doğru evrilecektir. Hüsranla biten Amerikan rüyasının yazarı Richard Yates, mutlu görünen evlerin içindeki yalnızlıkları, tekdüze hafta içlerini izleyen gerilimli hafta sonlarını, hem gürültülü hem sessiz kavgaları keskin bir gerçekçilikle anlatıyor
20. yüzyıl Amerikan edebiyatının başyapıtlarından biri kabul edilen Bağımsızlık Yolu, bir banliyö kasabasında yaşayan, iki çocuklu genç Frank ve April Wheeler çiftinin hikâyesi. Banliyö hayatından bunalan ve çevrelerindeki insanlardan farklı olduklarına inanan Wheeler’lar Paris’e gitme hayalleri kurmaktadır. Ancak zaman geçtikçe hayallerle gerçekler arasındaki mesafeyi aşmanın kolay olmadığı anlaşılacak, April’ın hapsolduğu hayattan kurtulma çabaları yavaşça trajediye doğru evrilecektir. Hüsranla biten Amerikan rüyasının yazarı Richard Yates, mutlu görünen evlerin içindeki yalnızlıkları, tekdüze hafta içlerini izleyen gerilimli hafta sonlarını, hem gürültülü hem sessiz kavgaları keskin bir gerçekçilikle anlatıyor