Onur Behramoğlu, Başkaldırıyorum Öyleyse Varız demek için başkaldırının binbir rengi ve görünümünü hatırlattığı yazılar toplamında beyaz Toroslara, normlara uygun karanlık adamlara, kadından korkanlara, cana kıyanlara, kitap yakanlara, baktıkça hepimizi insanlığımızdan utandıranlara, din örtüsüyle sarılıp sarmalanan her bir kötülüğün faili olanlara sesleniyor:
“Türkiye, bir ruh hastalığının adı olmasın diye direnen, diklenen, çarpışanlarız biz! Karşı koyanlarız! Kararlı direnişin başkaldırıdan da önemli olduğunu bilen Gorki'nin Ana'sı, Aytmatov'un Cemile'si, İnce Memed, Kuyucaklı Yusuf'uz biz!
Siz kimsiniz?”
Onur Behramoğlu, Başkaldırıyorum Öyleyse Varız demek için başkaldırının binbir rengi ve görünümünü hatırlattığı yazılar toplamında beyaz Toroslara, normlara uygun karanlık adamlara, kadından korkanlara, cana kıyanlara, kitap yakanlara, baktıkça hepimizi insanlığımızdan utandıranlara, din örtüsüyle sarılıp sarmalanan her bir kötülüğün faili olanlara sesleniyor:
“Türkiye, bir ruh hastalığının adı olmasın diye direnen, diklenen, çarpışanlarız biz! Karşı koyanlarız! Kararlı direnişin başkaldırıdan da önemli olduğunu bilen Gorki'nin Ana'sı, Aytmatov'un Cemile'si, İnce Memed, Kuyucaklı Yusuf'uz biz!
Siz kimsiniz?”