Miladi sekizinci yüzyılda ortaya çıkan Batınilik, ortodoks Sünniliğinin sert ve statik din anlayışına meydan okuyan bir isyandı. Bu hareket, bölgede hâkim olan kadim inanç ve öğretileri felsefe ile sentezleyerek, Kur'an'ın zahir anlamının ötesinde gizli ve içsel anlamlarını açığa çıkarma iddiasıyla ortaya çıktı.
Referanslarını Ehl-i Beyt imanlarının kutsallığından alan Batıni öğreti gayri Arap halkların Arap hegemonyasına boyun eğmemek için Sünni halifelere karşı muhalefetin merkezi haline geldi. İslam'ı sonradan kabul eden birçok topluluk, bu öğretide kadim inanç ve kültürlerinden birçok şey buldular.
Aklı vahiy karşısında öne çıkaran bu akım, Kur'an'dan klasik Sünni anlayışın inanç ilkelerine tamamen zıt anlamlar çıkararak, onu çağlar ötesine taşıyacak anlamlarla zenginleştirdiler. Ancak, onların bu çabaları ortodoks Sünni kuramcılar tarafından sert bir şekilde eleştirildi ve bu eleştiriler doğrultusunda Batınilere zındık, mülhid gibi iftiralar atıldı.
Bu kitap, Batınilik hareketinin kökenlerini ve dönemin sosyal dokusunu objektif bir bakış açısıyla ele alarak, gerçekleri çıplak bir şekilde ortaya koymaktadır. Yazar, kaynaklara dayanarak, bin yıldır süregelen önyargıları ve ötekileştirmeyi göz önünde bulundurarak, okuyucularına derin bir tarihsel yolculuk sunuyor.
Miladi sekizinci yüzyılda ortaya çıkan Batınilik, ortodoks Sünniliğinin sert ve statik din anlayışına meydan okuyan bir isyandı. Bu hareket, bölgede hâkim olan kadim inanç ve öğretileri felsefe ile sentezleyerek, Kur'an'ın zahir anlamının ötesinde gizli ve içsel anlamlarını açığa çıkarma iddiasıyla ortaya çıktı.
Referanslarını Ehl-i Beyt imanlarının kutsallığından alan Batıni öğreti gayri Arap halkların Arap hegemonyasına boyun eğmemek için Sünni halifelere karşı muhalefetin merkezi haline geldi. İslam'ı sonradan kabul eden birçok topluluk, bu öğretide kadim inanç ve kültürlerinden birçok şey buldular.
Aklı vahiy karşısında öne çıkaran bu akım, Kur'an'dan klasik Sünni anlayışın inanç ilkelerine tamamen zıt anlamlar çıkararak, onu çağlar ötesine taşıyacak anlamlarla zenginleştirdiler. Ancak, onların bu çabaları ortodoks Sünni kuramcılar tarafından sert bir şekilde eleştirildi ve bu eleştiriler doğrultusunda Batınilere zındık, mülhid gibi iftiralar atıldı.
Bu kitap, Batınilik hareketinin kökenlerini ve dönemin sosyal dokusunu objektif bir bakış açısıyla ele alarak, gerçekleri çıplak bir şekilde ortaya koymaktadır. Yazar, kaynaklara dayanarak, bin yıldır süregelen önyargıları ve ötekileştirmeyi göz önünde bulundurarak, okuyucularına derin bir tarihsel yolculuk sunuyor.