Batı'nın Egemenliği Nasıl Kuruldu? Kapitalizmin Jeopolitik Kökenleri
Kapitalizmin gelişimine ilişkin anaakım tarihsel anlatılar, İngiltere’nin fabrikalarında ya da Fransa’nın giyotinlerinde doğan, özü itibarıyla Avrupalı bir sürece odaklanır. Anievas ve Nişancıoğlu ise kapitalizmin jeopolitik kökenlerini yeniden değerlendirdikleri bu kitapta, okura çok farklı bir hikâye anlatıyor.
Batı’nın Egemenliği Nasıl Kuruldu? kapitalizmin kökenlerine ilişkin disiplinlerarası ve uluslararası bir tarihsel analiz sunarak, yaygın kanıların aksine, kapitalizmin kökenlerinin kültürel ve coğrafi açıdan Avrupa’nın sınırlarına hapsedilemeyeceğini iddia ediyor. Kitap, Moğol istilalarının dünyayı birleştirmesinden vebanın yıkıcı ve yaratıcı etkilerine, Osmanlı İmparatorluğu’nun Avrupa üzerindeki jeopolitik baskısından Amerika ve Asya’daki sömürgelerin sınıfsal ve toplumsal cinsiyete dayalı ilişkilerin ortaya çıkışındaki tarihsel rolüne, kapitalizmi yaratan farklı süreçleri ustalıkla birbirine bağlıyor.
Avrupa’da kapitalizmin doğuşu açısından belirleyici uğraklar olan burjuva devrimlerine de farklı bir bakış açısı getiren Anievas ve Nişancıoğlu, Batı’nın Egemenliği Nasıl Kuruldu? ile okura, son dönemin en canlı disiplinlerinden biri olan uluslararası tarihsel sosyolojinin yetkin ve ufuk açıcı bir örneğini sunuyor.
Batı’nın Egemenliği Nasıl Kuruldu? sadece günümüzü şekillendiren ilişki ve süreçlerin tarihsel kökenlerini anlamak isteyenler için değil, bunların nasıl değiştirilebileceği üzerine düşünmek isteyenler için de vazgeçilmez bir kaynak.
Kapitalizmin gelişimine ilişkin anaakım tarihsel anlatılar, İngiltere’nin fabrikalarında ya da Fransa’nın giyotinlerinde doğan, özü itibarıyla Avrupalı bir sürece odaklanır. Anievas ve Nişancıoğlu ise kapitalizmin jeopolitik kökenlerini yeniden değerlendirdikleri bu kitapta, okura çok farklı bir hikâye anlatıyor.
Batı’nın Egemenliği Nasıl Kuruldu? kapitalizmin kökenlerine ilişkin disiplinlerarası ve uluslararası bir tarihsel analiz sunarak, yaygın kanıların aksine, kapitalizmin kökenlerinin kültürel ve coğrafi açıdan Avrupa’nın sınırlarına hapsedilemeyeceğini iddia ediyor. Kitap, Moğol istilalarının dünyayı birleştirmesinden vebanın yıkıcı ve yaratıcı etkilerine, Osmanlı İmparatorluğu’nun Avrupa üzerindeki jeopolitik baskısından Amerika ve Asya’daki sömürgelerin sınıfsal ve toplumsal cinsiyete dayalı ilişkilerin ortaya çıkışındaki tarihsel rolüne, kapitalizmi yaratan farklı süreçleri ustalıkla birbirine bağlıyor.
Avrupa’da kapitalizmin doğuşu açısından belirleyici uğraklar olan burjuva devrimlerine de farklı bir bakış açısı getiren Anievas ve Nişancıoğlu, Batı’nın Egemenliği Nasıl Kuruldu? ile okura, son dönemin en canlı disiplinlerinden biri olan uluslararası tarihsel sosyolojinin yetkin ve ufuk açıcı bir örneğini sunuyor.
Batı’nın Egemenliği Nasıl Kuruldu? sadece günümüzü şekillendiren ilişki ve süreçlerin tarihsel kökenlerini anlamak isteyenler için değil, bunların nasıl değiştirilebileceği üzerine düşünmek isteyenler için de vazgeçilmez bir kaynak.