Belviran Kazası - Tarihçesi ve Sosyokültürel Yapısı

Stok Kodu:
9786059108720
Boyut:
17x24
Sayfa Sayısı:
210
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015-08
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%20 indirimli
200,00TL
160,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 19,56TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786059108720
972875
Belviran Kazası - Tarihçesi ve Sosyokültürel Yapısı
Belviran Kazası - Tarihçesi ve Sosyokültürel Yapısı
160.00

İç Anadolu'nun güneyinde, Orta Toroslar'ın kuzey eteklerinden itibaren yükseltinin nispeten azaldığı dağlık bir coğrafyada yer alan Belviran Kazası'nın içinde bulunduğu sahanın adı Eski Çağ'da İsauria idi. Roma ve Bizans'ın ardından bu bölgeye Türkiye Selçuklu Devleti tarafından 13. yüzyılda Türkmen aşiretleri iskan edilmeye başlanmış ve zamanla Belviran adıyla bir kaza idaresi kurulmuştur. 14. yüzyıl başlarında Karamanoğulları'nın hakimiyetine girmiş; Fatih Sultan Mehmed döneminde Konya ile birlikte 1474'te Osmanlı sınırları içine alınmıştır. Türkiye Selçukluları ve akabinde Karamanoğulları ile devam eden imar faaliyetleri Osmanlı döneminde ivme kazanmış; hemen her köyde bir mescit ya da cami; birçok yerleşim yerinde mektep, medrese, tekke ve zaviyeler inşa edilmiştir.

Bu kitapta Belviran Kazası'nın tarihçesiyle idari yapısı öncelikle incelenmiş; arkasından Belviran Kazası'na bağlı köylerde bulunan cami, mescit, mektep, medrese, türbe, tekke ve zaviye gibi vakıf eserleri, bunların kurucuları, inşa tarihleri, vakfiye ve vakıfları ile buralara yapılan tayin, terfi ve aziller Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Kayıtlar Arşivi ile Başbakanlık Osmanlı Arşivi'nde yer alan vakıf belgeleri esas alınarak tespit edilmeye çalışılmıştır. İdari bakımdan 1864'te nahiyeye dönüştürülünceye kadar Belviran Orta Anadolu'da önemli bir kaza olarak kalmıştır.

İç Anadolu'nun güneyinde, Orta Toroslar'ın kuzey eteklerinden itibaren yükseltinin nispeten azaldığı dağlık bir coğrafyada yer alan Belviran Kazası'nın içinde bulunduğu sahanın adı Eski Çağ'da İsauria idi. Roma ve Bizans'ın ardından bu bölgeye Türkiye Selçuklu Devleti tarafından 13. yüzyılda Türkmen aşiretleri iskan edilmeye başlanmış ve zamanla Belviran adıyla bir kaza idaresi kurulmuştur. 14. yüzyıl başlarında Karamanoğulları'nın hakimiyetine girmiş; Fatih Sultan Mehmed döneminde Konya ile birlikte 1474'te Osmanlı sınırları içine alınmıştır. Türkiye Selçukluları ve akabinde Karamanoğulları ile devam eden imar faaliyetleri Osmanlı döneminde ivme kazanmış; hemen her köyde bir mescit ya da cami; birçok yerleşim yerinde mektep, medrese, tekke ve zaviyeler inşa edilmiştir.

Bu kitapta Belviran Kazası'nın tarihçesiyle idari yapısı öncelikle incelenmiş; arkasından Belviran Kazası'na bağlı köylerde bulunan cami, mescit, mektep, medrese, türbe, tekke ve zaviye gibi vakıf eserleri, bunların kurucuları, inşa tarihleri, vakfiye ve vakıfları ile buralara yapılan tayin, terfi ve aziller Vakıflar Genel Müdürlüğü Vakıf Kayıtlar Arşivi ile Başbakanlık Osmanlı Arşivi'nde yer alan vakıf belgeleri esas alınarak tespit edilmeye çalışılmıştır. İdari bakımdan 1864'te nahiyeye dönüştürülünceye kadar Belviran Orta Anadolu'da önemli bir kaza olarak kalmıştır.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat