İslamın ilk dönemlerinden itibaren Müslümanların İslamın yayılması için göstermiş olduğu çabanın bir sonucu olarak 712 yılından itibaren Hint alt kıtasına askerî, ticari ve siyasi bazı girişimlerde bulunulmuştur. İslamlaşma hareketlerinin başlaması ile de 1203'te Bengal bölgesi fethedilmiştir. Bölge farklı Müslüman hükümranlıklara ev sahipliği yapmış ve siyasal zeminin uygunluğu bölgenin önemli bir göç merkezi hâline gelmesini sağlamıştır. Ayrıca doğal kaynakların zenginliği, ticaret olanaklarının ve iş imkânlarının fazlalığı nedenleriyle ticari bir hüviyet de kazanan bölgede böylelikle ciddi bir Müslüman nüfus oluşmuş ve İslami çalışmalar birçok yönüyle önemli ölçüde yaygınlaşmıştır. Bunların en önemlilerinin başında ise hiç şüphesiz çeviri ve özellikle de meal çalışmaları gelmektedir.
Bangladeş, Arakan ve Hindistan'ın birkaç eyaleti dâhil olmak üzere yaklaşık üç yüz milyon insan, beş bin yıllık eski bir tarihe sahip olan Bengalce konuşmaktadır. Toplam nüfusun çoğunluğunun Müslüman olması hasebiyle Kur'an-ı Kerim'in Bengalce tercümesinin geliştirilmesi zamanın bir ihtiyacı olarak görülmüştür. Bu arada Bengalce Kur'an-ı Kerim'in çeşitli tercümelerinin yanı sıra bazı tefsirler de yayınlanmıştır. Bu minvalde dünyanın en ünlü Arapça tefsirlerinin çoğu Bengalceye çevrilmiştir. Hâlihazırda Kur'an-ı Kerim'in elliden fazla Bengalce çevirisi bulunmaktadır. Bu çevirilerin bazıları kurumsal, bazıları ise şahsi olarak yapılmıştır. Neticede yaklaşık yedi yüz yıllık süre zarfında Bengalce meal çalışmaları farklı birçok özellikleriyle günümüze kadar ulaşmıştır.
İslamın ilk dönemlerinden itibaren Müslümanların İslamın yayılması için göstermiş olduğu çabanın bir sonucu olarak 712 yılından itibaren Hint alt kıtasına askerî, ticari ve siyasi bazı girişimlerde bulunulmuştur. İslamlaşma hareketlerinin başlaması ile de 1203'te Bengal bölgesi fethedilmiştir. Bölge farklı Müslüman hükümranlıklara ev sahipliği yapmış ve siyasal zeminin uygunluğu bölgenin önemli bir göç merkezi hâline gelmesini sağlamıştır. Ayrıca doğal kaynakların zenginliği, ticaret olanaklarının ve iş imkânlarının fazlalığı nedenleriyle ticari bir hüviyet de kazanan bölgede böylelikle ciddi bir Müslüman nüfus oluşmuş ve İslami çalışmalar birçok yönüyle önemli ölçüde yaygınlaşmıştır. Bunların en önemlilerinin başında ise hiç şüphesiz çeviri ve özellikle de meal çalışmaları gelmektedir.
Bangladeş, Arakan ve Hindistan'ın birkaç eyaleti dâhil olmak üzere yaklaşık üç yüz milyon insan, beş bin yıllık eski bir tarihe sahip olan Bengalce konuşmaktadır. Toplam nüfusun çoğunluğunun Müslüman olması hasebiyle Kur'an-ı Kerim'in Bengalce tercümesinin geliştirilmesi zamanın bir ihtiyacı olarak görülmüştür. Bu arada Bengalce Kur'an-ı Kerim'in çeşitli tercümelerinin yanı sıra bazı tefsirler de yayınlanmıştır. Bu minvalde dünyanın en ünlü Arapça tefsirlerinin çoğu Bengalceye çevrilmiştir. Hâlihazırda Kur'an-ı Kerim'in elliden fazla Bengalce çevirisi bulunmaktadır. Bu çevirilerin bazıları kurumsal, bazıları ise şahsi olarak yapılmıştır. Neticede yaklaşık yedi yüz yıllık süre zarfında Bengalce meal çalışmaları farklı birçok özellikleriyle günümüze kadar ulaşmıştır.