Yok olmaya yüz tutmuş bir coğrafyada, tek dostu Rosinant ile birlikte Duvar’a doğru yol alan Ali, kendini keşfetmeye başlar. Hayatta kalmaya çalışan Ali’nin bu distopik atmosferde karşılaştığı karakterler ve yaşadıkları, onu kendi gerçekliğini sorgulamaya ve kendisiyle yüzleşmeye iter. Paralel kurguda ise Ali’nin annesi Firdevs’in yaşamı üzerinden hem ailenin hem de dünyanın geldiği noktayla ilgili bilinmeyenler bir bir ortaya dökülür.
Berzah, sevgi eksikliği, kaygı, pişmanlık, yabancılaşma gibi bireysel sorunlara değinirken iklim krizi, ötekileştirme, kötülüğün sıradanlaştırılması gibi toplumsal tespitlerle de distopyanın zaten yaşanmakta olduğunu gösteriyor. Ayşe Korkmaz, bu güçlü üstkurmacasıyla okuru kendi gerçekliğini sorgulamaya davet ediyor.
Yok olmaya yüz tutmuş bir coğrafyada, tek dostu Rosinant ile birlikte Duvar’a doğru yol alan Ali, kendini keşfetmeye başlar. Hayatta kalmaya çalışan Ali’nin bu distopik atmosferde karşılaştığı karakterler ve yaşadıkları, onu kendi gerçekliğini sorgulamaya ve kendisiyle yüzleşmeye iter. Paralel kurguda ise Ali’nin annesi Firdevs’in yaşamı üzerinden hem ailenin hem de dünyanın geldiği noktayla ilgili bilinmeyenler bir bir ortaya dökülür.
Berzah, sevgi eksikliği, kaygı, pişmanlık, yabancılaşma gibi bireysel sorunlara değinirken iklim krizi, ötekileştirme, kötülüğün sıradanlaştırılması gibi toplumsal tespitlerle de distopyanın zaten yaşanmakta olduğunu gösteriyor. Ayşe Korkmaz, bu güçlü üstkurmacasıyla okuru kendi gerçekliğini sorgulamaya davet ediyor.