Bilgi, Dostluk ve Sevgi, İslam dünyasının önemli dil bilimcilerinden ve müfessirlerinden Râgıb el-İsfahânî’nin dört farklı risalesinin çevirisinden oluşmaktadır. “İnsanî İlişkiler ve İletişim Âdâbı” başlıklı ilk risalede, insan ilişkilerinin çeşitli boyutlarını ele alarak sağlıklı ve mutlu bir yaşam için sosyal bağların ne kadar önemli olduğunu gösterir.
“İnsanın İlimlerle Yükselmesi” isimli ikinci risalede ise insanın en önemli özelliği olan akıl ve ilim üzerine yoğunlaşır. İkinci risalenin bir anlamda devamı sayılabilecek “İlimlerin ve Dünyevî Amellerin Mertebeleri” başlıklı üçüncü risalede ilimlerin ve dünyevî çalışmaların mertebelerini karşılaştırarak bunların insan hayatındaki yerini beyan eder. Son risalede ise Allah’ın isimlerinden olan “Vahid” ve “Ehad” kelimelerinin anlamlarını ve ikisi arasındaki farkı inceler.
Râgıb el-İsfahânî, bu risalelerle insanın en temel varoluşsal sorularından biri olan “İnsan olmak ne demek?” sorusuna farklı bir perspektif sunmakta, insanı diğer canlılardan ayıran en önemli özelliği olan sosyallik, insan ilişkilerinin karmaşık dokusu, sevginin gücü, dostluğun önemi ve ilmin insan hayatındaki yeri gibi mühim konuları mercek altına almaktadır.
Bilgi, Dostluk ve Sevgi, İslam dünyasının önemli dil bilimcilerinden ve müfessirlerinden Râgıb el-İsfahânî’nin dört farklı risalesinin çevirisinden oluşmaktadır. “İnsanî İlişkiler ve İletişim Âdâbı” başlıklı ilk risalede, insan ilişkilerinin çeşitli boyutlarını ele alarak sağlıklı ve mutlu bir yaşam için sosyal bağların ne kadar önemli olduğunu gösterir.
“İnsanın İlimlerle Yükselmesi” isimli ikinci risalede ise insanın en önemli özelliği olan akıl ve ilim üzerine yoğunlaşır. İkinci risalenin bir anlamda devamı sayılabilecek “İlimlerin ve Dünyevî Amellerin Mertebeleri” başlıklı üçüncü risalede ilimlerin ve dünyevî çalışmaların mertebelerini karşılaştırarak bunların insan hayatındaki yerini beyan eder. Son risalede ise Allah’ın isimlerinden olan “Vahid” ve “Ehad” kelimelerinin anlamlarını ve ikisi arasındaki farkı inceler.
Râgıb el-İsfahânî, bu risalelerle insanın en temel varoluşsal sorularından biri olan “İnsan olmak ne demek?” sorusuna farklı bir perspektif sunmakta, insanı diğer canlılardan ayıran en önemli özelliği olan sosyallik, insan ilişkilerinin karmaşık dokusu, sevginin gücü, dostluğun önemi ve ilmin insan hayatındaki yeri gibi mühim konuları mercek altına almaktadır.