“İş yerleri kapitalizmin yeraltısı gibi, olup bitenler görünmüyor….”
“Başka ne yapmaya çalışsan, kafanın içindeki nöron ağları seni sendenAlarak beyninin ortasına çakılmış o problem çevresinde bir girdap gibi dönmeye devam eder. O işi, evde ve rüyalarında bile çalışarak öğrenmek, yapmak, yetiştirmek zorunda bırakılırsın, evet. O değil de, kendini geliştirmek, kendi huzursuz zihnini tatmin etmek için yaptığına inanırsın. Kendini geliştirmen iyi hoş ama kimin için diye sormak gerekir”
“…Carlo iyice sesini yükseltti ve ayağa kalktı;
Madenlerdeki işçilerden daha ağır şartlarda çalışıyoruz. Aldığım para ev kirası ve yemeğe gidiyor ve yetmiyor, daha çok verseniz de istemem. Bunun da bir karşılığı var. Ve ben enerjisizim! Yoruldum artık hastayım, sizlerin gelip gidip bana söylediklerinizi aklımda tutmak zorunda değilim, tutamıyorum da. Anca proje ne oldu diyorsunuz, tatile ihtiyacımız yok mu? Bu boğucu ofiste çalışmak zorunda mıyız, ben açık havada çalışmak istiyorum, bu ne yani, nedir buraya sıkışıp kalmışız.”
“Zihinsel emeğin ürünlerinin, hatta emek sürecinin kapitalist üretim ilişkisinin cenderesine alınmasının yukarıda kısaca verilen tarihini akılda tutmak gerek. Çünkü kendisi de bir zihin emekçisi olan yazar, bilişim işçisinin işçileşme sürecini, emeğinin değersizleşmesini anlamak için bize önemli ipuçları veriyor.”
“İş yerleri kapitalizmin yeraltısı gibi, olup bitenler görünmüyor….”
“Başka ne yapmaya çalışsan, kafanın içindeki nöron ağları seni sendenAlarak beyninin ortasına çakılmış o problem çevresinde bir girdap gibi dönmeye devam eder. O işi, evde ve rüyalarında bile çalışarak öğrenmek, yapmak, yetiştirmek zorunda bırakılırsın, evet. O değil de, kendini geliştirmek, kendi huzursuz zihnini tatmin etmek için yaptığına inanırsın. Kendini geliştirmen iyi hoş ama kimin için diye sormak gerekir”
“…Carlo iyice sesini yükseltti ve ayağa kalktı;
Madenlerdeki işçilerden daha ağır şartlarda çalışıyoruz. Aldığım para ev kirası ve yemeğe gidiyor ve yetmiyor, daha çok verseniz de istemem. Bunun da bir karşılığı var. Ve ben enerjisizim! Yoruldum artık hastayım, sizlerin gelip gidip bana söylediklerinizi aklımda tutmak zorunda değilim, tutamıyorum da. Anca proje ne oldu diyorsunuz, tatile ihtiyacımız yok mu? Bu boğucu ofiste çalışmak zorunda mıyız, ben açık havada çalışmak istiyorum, bu ne yani, nedir buraya sıkışıp kalmışız.”
“Zihinsel emeğin ürünlerinin, hatta emek sürecinin kapitalist üretim ilişkisinin cenderesine alınmasının yukarıda kısaca verilen tarihini akılda tutmak gerek. Çünkü kendisi de bir zihin emekçisi olan yazar, bilişim işçisinin işçileşme sürecini, emeğinin değersizleşmesini anlamak için bize önemli ipuçları veriyor.”