Bilenler derler ki tasavvufu anlamak için derviş olmak lazımdır. Emine Işınsu’nun “Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri”si, okuyana tasavvufu, yaşamışçasına hissettiren bir eser. Kültürümüzü anlamak için tasavvufu, tasavvufu anlamak için de Yunus’u anlamak gerek. Tasavvufu yakından bilmenin tek yolu, onu yaşamaktır. Edebiyatta, bir hayatı ilk elden yaşamaya en yakın şekil, muhakkak ki roman türüdür. Bu yüzdendir ki derin sezgiye dayanan mesajları, büyük duyuşları, büyük aşkları iletmek isteyen yazar, daha çok romanı tercih etmiştir. Bu romanda Emine Işınsu’nun güçlü kalemi, binlerce yıldır sufi kültürüne dayanarak bize bir Yunus Emre anlatıyor. İnsan olarak, derviş olarak, ermiş olarak Yunus’un yolculuğunu adım adım izliyoruz. Yaşamıyoruz… Bu mümkün değil. Ama yaşamış kadar oluyoruz.
Bilenler derler ki tasavvufu anlamak için derviş olmak lazımdır. Emine Işınsu’nun “Bir Ben Vardır Bende Benden İçeri”si, okuyana tasavvufu, yaşamışçasına hissettiren bir eser. Kültürümüzü anlamak için tasavvufu, tasavvufu anlamak için de Yunus’u anlamak gerek. Tasavvufu yakından bilmenin tek yolu, onu yaşamaktır. Edebiyatta, bir hayatı ilk elden yaşamaya en yakın şekil, muhakkak ki roman türüdür. Bu yüzdendir ki derin sezgiye dayanan mesajları, büyük duyuşları, büyük aşkları iletmek isteyen yazar, daha çok romanı tercih etmiştir. Bu romanda Emine Işınsu’nun güçlü kalemi, binlerce yıldır sufi kültürüne dayanarak bize bir Yunus Emre anlatıyor. İnsan olarak, derviş olarak, ermiş olarak Yunus’un yolculuğunu adım adım izliyoruz. Yaşamıyoruz… Bu mümkün değil. Ama yaşamış kadar oluyoruz.