Dışişleri Bakanlığı'nda görev alan herkesin meslek hayatı boyunca birden fazla kere doğrudan ve dolaylı olarak Avrupa bütünleşmesi (entegrasyonu) olgusu ile yolunun kesişmesi, daha da ötesi olayın içinde bulunması kaçınılmazdır.
Bu satırların yazarı olan diplomat da, Dışişleri Bakanlığı tarafından Avrupa'da entegrasyon sürecinin "gümüş yılı" sayılan 1976'da konuyu akademik yönden incelemek üzere Amsterdam Üniversitesine gönderilmiş ve o tarihten bu yana AB ile ilgisini hep sürdürmüştür.
Yazarımız kitabında, uzun süredir Türkiye'nin gündemine oturan AB olgusunu "Türk toplumunun bir bireyi sıfatıyla genel olarak bütünleşme, özel olarak Avrupa bütünleşmesi hakkında neleri bilmek isterdim" sorusu çerçevesinde irdelemektedir.
Dışişleri Bakanlığı'nda görev alan herkesin meslek hayatı boyunca birden fazla kere doğrudan ve dolaylı olarak Avrupa bütünleşmesi (entegrasyonu) olgusu ile yolunun kesişmesi, daha da ötesi olayın içinde bulunması kaçınılmazdır.
Bu satırların yazarı olan diplomat da, Dışişleri Bakanlığı tarafından Avrupa'da entegrasyon sürecinin "gümüş yılı" sayılan 1976'da konuyu akademik yönden incelemek üzere Amsterdam Üniversitesine gönderilmiş ve o tarihten bu yana AB ile ilgisini hep sürdürmüştür.
Yazarımız kitabında, uzun süredir Türkiye'nin gündemine oturan AB olgusunu "Türk toplumunun bir bireyi sıfatıyla genel olarak bütünleşme, özel olarak Avrupa bütünleşmesi hakkında neleri bilmek isterdim" sorusu çerçevesinde irdelemektedir.