Yaşadığımız çağ her ne kadar bize birey olma anlatısı üzerinden yalnız olduğumuzu, bu yüzden sadece kendi çıkarlarımızı gözetmemiz gerektiğini ve buna benzer daha bir sürü “kaçınılmaz gerçeği” söylese de hepimiz içimizde bir yerlerde biliriz bir bütünün parçası olduğumuzu. Adını tam olarak koyamasak da bu hissin, orada, içimizde var olması bize umut ve güç verir çoğu zaman. Yola devam etmemiz için sürekli fısıldar; “Seni sen yapan şeylerle güzelsin, parçası olduğun bütün de senden ötürü güzel, mutsuz olmak için bir sebep yok!” diye. Seymen bu eserinde, birey olma anlatısının bizi yabancılaştıramadığı “bütünün parçası olma” hissine dair hemen hemen söylenecek her şeyi söylüyor. Siz de çağın yabancılaştıramadıklarındansanız, keyifli okumalar!
Yaşadığımız çağ her ne kadar bize birey olma anlatısı üzerinden yalnız olduğumuzu, bu yüzden sadece kendi çıkarlarımızı gözetmemiz gerektiğini ve buna benzer daha bir sürü “kaçınılmaz gerçeği” söylese de hepimiz içimizde bir yerlerde biliriz bir bütünün parçası olduğumuzu. Adını tam olarak koyamasak da bu hissin, orada, içimizde var olması bize umut ve güç verir çoğu zaman. Yola devam etmemiz için sürekli fısıldar; “Seni sen yapan şeylerle güzelsin, parçası olduğun bütün de senden ötürü güzel, mutsuz olmak için bir sebep yok!” diye. Seymen bu eserinde, birey olma anlatısının bizi yabancılaştıramadığı “bütünün parçası olma” hissine dair hemen hemen söylenecek her şeyi söylüyor. Siz de çağın yabancılaştıramadıklarındansanız, keyifli okumalar!