BRONZ ATLI
Bu kısacık ömürden korkmayacağım, başımı eğmeyeceğim, dik durmanın bir yolunu bulacağım. Kapımı her şeye kapatacağım, Alexander. İçimde yalnızca sen kalacaksın...
Şarkılar söyleyip hayaller kurmaktan başka işi olmayan on yedi yaşındaki dünyalar güzeli Tatyana, Almanların Rusya’yı işgal ettiği 1941 yazından sonra hayatının bir daha asla eskisi gibi olmayacağından habersizdir. Çünkü savaşa girdiklerini öğrendikleri gün hayatının mucizesiyle karşılaşmıştır; yakışıklı ve gizemli Kızıl Ordu subayı Alexander Belov…
Birbirlerine ilk görüşte âşık olan Tatyana ile Alexander ateş ve baruttur, bir kuşun iki kanadı, gece ve gündüz, toprak ve çiçek… Fakat aşk da hayat gibi, asla göründüğü kadar kolay değildir. Hatta onlarınki aşkların en zorudur çünkü Tatyana’nın biricik ablası Daşa da genç adama sırılsıklam âşık olmuştur. Onları bekleyen o korkunç savaş, kış, açlık ve ölümcül sırlar, imkânsız aşklarının verdiği acının yanında bir hiç kalacaktır.
Bronz Atlı, Tatyana ile Alexander’ın hikâyesi. Başlarına bombalar yağarken kalpleri aşk için çarpanların hikâyesi. İhanetin olduğu kadar fedakârlığın da hikâyesi. Her satırı hüzünle, tutkuyla ve umutla kaleme alınmış, unutulmaz bir aşk ve savaş destanı…
Avucunu aç, içine benim için bir öpücük kondur ve sonra elini kalbine bastır.
“Bronz Atlı, bir kara sevda öyküsü… Ama asıl soru şu: Hayatta kalmak için neleri feda edebilirsiniz?” Bibliofemmebookclubcom
“Simons, aile bağlarının ve insan doğasının kırılganlığını gözler önüne sererken hayatta asıl önemli olan değerlere dikkat çekiyor; dürüstlük ve sadakat…”
Good Reading
“Yüreğinizi sızlatacak bir aşk hikâyesi… Savaş sahnelerinden tutku dolu sevişmelere ve kuşatma altındaki Leningrad’da yaşamın zorluğuna kadar her detaya yer verilmiş.”
Molly Connally
“Savaşın bütün dünyayı paramparça ettiği bir zamanda kendilerini korkunç bir aşk dörtgeninin içinde bulan iki talihsiz âşık… Adını Puşkin’in hüzünlü şiirinden alan Bronz Atlı, sosyalist ütopyanın ironilerine de müthiş bir başarıyla dikkat çekiyor.”
Publishers Weekly
“En az Rüzgâr Gibi Geçti kadar sıra dışı bir hikâye…”
Teresa de Medeiros
“Bronz Atlı diğer romanlar içinde gerçek bir mücevher…”
The Guardian
“Romantizm severler bu kitapta aradıkları her şeyi bulacak.”
Daily Mail
“Hangi açıdan bakarsanız bakın bu bir aşk hikâyesi ama gerçeğin sesini de taşıyor. Bronz Atlı, gelmiş geçmiş en iyi tarihî romanlardan biri.”
Bibliofemmebookclubcom
“Savaş atmosferinde böylesine tutkulu ve destansı bir aşk hikâyesi yaratmak kolay değil. Simons, insan ruhunun nelere göğüs gerebildiğini anlatan etkileyici satırlar kaleme alırken göz kamaştıran güzellikte tasvirlerinden ödün vermemiş.”
Barry Forshaw
TATYANA VE ALEXANDER
Paullina Simons uluslararası çoksatan eseri Bronz Atlı’da, karanlık II. Dünya Savaşı döneminde Tatyana’nın Kızıl Ordu subayı Alexander Belov’la yaşadığı büyük aşkın yürek burkan hikâyesini anlattı. Bu destansı hikâye Tatyana ve Alexander’la devam ediyor; savaşın yıkıcı gücüne rağmen adanmışlık ve aşkın yenilmezliği…
Tatyana, Amerika’da yeni bir hayat kurmak için savaşın yerle bir ettiği Leningrad’dan kaçtığında on sekiz yaşında, hamile ve duldur. Ancak geçmişin hayaletleri ve acı hatıralar peşini bırakmamıştır. Kızıl Ordu subayı Alexander Belov’un hâlâ hayatta olduğu ve ona ihtiyaç duyduğu düşüncesi ona işkence etmektedir.
Okyanusların ve kıtaların ötesinde, Sovyetler Birliği’nde Alexander idam edilmenin kıyısından dönmüş ve savaşta gözden çıkarılmış askerlerden oluşan bir birliğin başına verilmiştir. Ancak Alexander, Stalin’in ölüm makinesinden kaçmak için son bir umutla adamlarını Avrupa’nın kalıntıları arasından geçirmeye ve Tatyana’ya ulaşmaya kararlıdır.
Savaşçı, komutan Alexander. Suyun, ateşin ve gökyüzünün Alexander’ı. Sevgili Tanrım beni sana versin; tankların ve hendeklerin, dumanın ve kederin askerine, mutluluğumun ve özlemimin kaynağı Alexander’a. Her neredeysen seni arıyorum.
“Bu kitap romantizm severlerin dileyebileceği her şeye sahip: cesur, yetenekli ve büyüleyici bir kahraman, nefesinizi kesecek bir aşk!”
Daily Mail
“Şefkat ve tutkuyla örülmüş bir aşk hikâyesi.”
Publishers Weekly
“Bir solukta okunacak bir sevda masalı.”
Daily Mail
“Çok etkileyici… Bu kitabı elinizden bırakamayacaksınız.”
Kirkus
“Okuyucular bu karakterleri ve içinde bulundukları zor şartları önemseyecekler ve Leningrad Kuşatması’nın kişiler üzerindeki etkileri hakkında gerçek bir fikir sahibi olacaklar.”
Booklist
“Kusursuz karakterler yaratan Simons, okuyucuyu anında hikâyenin detayları içine çekiyor.”
Library Journal
BRONZ ATLI
Bu kısacık ömürden korkmayacağım, başımı eğmeyeceğim, dik durmanın bir yolunu bulacağım. Kapımı her şeye kapatacağım, Alexander. İçimde yalnızca sen kalacaksın...
Şarkılar söyleyip hayaller kurmaktan başka işi olmayan on yedi yaşındaki dünyalar güzeli Tatyana, Almanların Rusya’yı işgal ettiği 1941 yazından sonra hayatının bir daha asla eskisi gibi olmayacağından habersizdir. Çünkü savaşa girdiklerini öğrendikleri gün hayatının mucizesiyle karşılaşmıştır; yakışıklı ve gizemli Kızıl Ordu subayı Alexander Belov…
Birbirlerine ilk görüşte âşık olan Tatyana ile Alexander ateş ve baruttur, bir kuşun iki kanadı, gece ve gündüz, toprak ve çiçek… Fakat aşk da hayat gibi, asla göründüğü kadar kolay değildir. Hatta onlarınki aşkların en zorudur çünkü Tatyana’nın biricik ablası Daşa da genç adama sırılsıklam âşık olmuştur. Onları bekleyen o korkunç savaş, kış, açlık ve ölümcül sırlar, imkânsız aşklarının verdiği acının yanında bir hiç kalacaktır.
Bronz Atlı, Tatyana ile Alexander’ın hikâyesi. Başlarına bombalar yağarken kalpleri aşk için çarpanların hikâyesi. İhanetin olduğu kadar fedakârlığın da hikâyesi. Her satırı hüzünle, tutkuyla ve umutla kaleme alınmış, unutulmaz bir aşk ve savaş destanı…
Avucunu aç, içine benim için bir öpücük kondur ve sonra elini kalbine bastır.
“Bronz Atlı, bir kara sevda öyküsü… Ama asıl soru şu: Hayatta kalmak için neleri feda edebilirsiniz?” Bibliofemmebookclubcom
“Simons, aile bağlarının ve insan doğasının kırılganlığını gözler önüne sererken hayatta asıl önemli olan değerlere dikkat çekiyor; dürüstlük ve sadakat…”
Good Reading
“Yüreğinizi sızlatacak bir aşk hikâyesi… Savaş sahnelerinden tutku dolu sevişmelere ve kuşatma altındaki Leningrad’da yaşamın zorluğuna kadar her detaya yer verilmiş.”
Molly Connally
“Savaşın bütün dünyayı paramparça ettiği bir zamanda kendilerini korkunç bir aşk dörtgeninin içinde bulan iki talihsiz âşık… Adını Puşkin’in hüzünlü şiirinden alan Bronz Atlı, sosyalist ütopyanın ironilerine de müthiş bir başarıyla dikkat çekiyor.”
Publishers Weekly
“En az Rüzgâr Gibi Geçti kadar sıra dışı bir hikâye…”
Teresa de Medeiros
“Bronz Atlı diğer romanlar içinde gerçek bir mücevher…”
The Guardian
“Romantizm severler bu kitapta aradıkları her şeyi bulacak.”
Daily Mail
“Hangi açıdan bakarsanız bakın bu bir aşk hikâyesi ama gerçeğin sesini de taşıyor. Bronz Atlı, gelmiş geçmiş en iyi tarihî romanlardan biri.”
Bibliofemmebookclubcom
“Savaş atmosferinde böylesine tutkulu ve destansı bir aşk hikâyesi yaratmak kolay değil. Simons, insan ruhunun nelere göğüs gerebildiğini anlatan etkileyici satırlar kaleme alırken göz kamaştıran güzellikte tasvirlerinden ödün vermemiş.”
Barry Forshaw
TATYANA VE ALEXANDER
Paullina Simons uluslararası çoksatan eseri Bronz Atlı’da, karanlık II. Dünya Savaşı döneminde Tatyana’nın Kızıl Ordu subayı Alexander Belov’la yaşadığı büyük aşkın yürek burkan hikâyesini anlattı. Bu destansı hikâye Tatyana ve Alexander’la devam ediyor; savaşın yıkıcı gücüne rağmen adanmışlık ve aşkın yenilmezliği…
Tatyana, Amerika’da yeni bir hayat kurmak için savaşın yerle bir ettiği Leningrad’dan kaçtığında on sekiz yaşında, hamile ve duldur. Ancak geçmişin hayaletleri ve acı hatıralar peşini bırakmamıştır. Kızıl Ordu subayı Alexander Belov’un hâlâ hayatta olduğu ve ona ihtiyaç duyduğu düşüncesi ona işkence etmektedir.
Okyanusların ve kıtaların ötesinde, Sovyetler Birliği’nde Alexander idam edilmenin kıyısından dönmüş ve savaşta gözden çıkarılmış askerlerden oluşan bir birliğin başına verilmiştir. Ancak Alexander, Stalin’in ölüm makinesinden kaçmak için son bir umutla adamlarını Avrupa’nın kalıntıları arasından geçirmeye ve Tatyana’ya ulaşmaya kararlıdır.
Savaşçı, komutan Alexander. Suyun, ateşin ve gökyüzünün Alexander’ı. Sevgili Tanrım beni sana versin; tankların ve hendeklerin, dumanın ve kederin askerine, mutluluğumun ve özlemimin kaynağı Alexander’a. Her neredeysen seni arıyorum.
“Bu kitap romantizm severlerin dileyebileceği her şeye sahip: cesur, yetenekli ve büyüleyici bir kahraman, nefesinizi kesecek bir aşk!”
Daily Mail
“Şefkat ve tutkuyla örülmüş bir aşk hikâyesi.”
Publishers Weekly
“Bir solukta okunacak bir sevda masalı.”
Daily Mail
“Çok etkileyici… Bu kitabı elinizden bırakamayacaksınız.”
Kirkus
“Okuyucular bu karakterleri ve içinde bulundukları zor şartları önemseyecekler ve Leningrad Kuşatması’nın kişiler üzerindeki etkileri hakkında gerçek bir fikir sahibi olacaklar.”
Booklist
“Kusursuz karakterler yaratan Simons, okuyucuyu anında hikâyenin detayları içine çekiyor.”
Library Journal