- Hani ya Belma Hanım özür dilemişti, gelmememi rica etmişti!
Sevinç, kıvrak bir kahkaha patlattı…
- Safsınız Bülent Bey, çok safsınız. Sizi köprü üstünde yakalayıp evine davet eden bir kızın, nişanlısından çekincesi mi olur?! Hoş, Belma'nın nişanlısı da yok ya... Bunlar hep benim uydurduğum şeyler. Zavallı kız saatleri iple çekerek yürütüyor, yana yana sizi bekliyor!
- Peki, siz ne diye beni aldattınız?
- Bunu sormaya lüzum görüyor musunuz?
- Tabii soracağım çünkü bir oyuna tutulduğumu anlıyorum.
- Oyun, amma aşk oyunu, güce gidecek bir şey değil.
- Niçin böyle yaptınız? Onu anlamak istiyorum.
- Basit, çok basit Bülent Bey. Belma da ben de sizi beğenmiştik. İlk hamleyi o yaptı, sizinle konuştu ve sizi evine davet etti. Bu gece onunla görüşünce mutlaka yüreklerinizi birleştirecektiniz. Bu birdenbire mümkün olmasa bile o neticeye doğru mühim adımlar atacaktınız. O vakit ben açıkta kalacaktım ...
- Hani ya Belma Hanım özür dilemişti, gelmememi rica etmişti!
Sevinç, kıvrak bir kahkaha patlattı…
- Safsınız Bülent Bey, çok safsınız. Sizi köprü üstünde yakalayıp evine davet eden bir kızın, nişanlısından çekincesi mi olur?! Hoş, Belma'nın nişanlısı da yok ya... Bunlar hep benim uydurduğum şeyler. Zavallı kız saatleri iple çekerek yürütüyor, yana yana sizi bekliyor!
- Peki, siz ne diye beni aldattınız?
- Bunu sormaya lüzum görüyor musunuz?
- Tabii soracağım çünkü bir oyuna tutulduğumu anlıyorum.
- Oyun, amma aşk oyunu, güce gidecek bir şey değil.
- Niçin böyle yaptınız? Onu anlamak istiyorum.
- Basit, çok basit Bülent Bey. Belma da ben de sizi beğenmiştik. İlk hamleyi o yaptı, sizinle konuştu ve sizi evine davet etti. Bu gece onunla görüşünce mutlaka yüreklerinizi birleştirecektiniz. Bu birdenbire mümkün olmasa bile o neticeye doğru mühim adımlar atacaktınız. O vakit ben açıkta kalacaktım ...