Büyük Bir Devletin Doğuşu: Osmanlılar (1300-1481) Osmanlı Feodalizminin Oluşum Süreci

Stok Kodu:
9786051723167
Boyut:
16x24
Sayfa Sayısı:
496
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2019-05
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Orijinal Adı:
Die Geburt Einer Grossmacht: Die Osmanen (1300-1481)
%24 indirimli
380,00TL
288,80TL
Taksitli fiyat: 9 x 35,30TL
Temin süresi 2-5 gündür.
9786051723167
870391
Büyük Bir Devletin Doğuşu: Osmanlılar (1300-1481)
Büyük Bir Devletin Doğuşu: Osmanlılar (1300-1481) Osmanlı Feodalizminin Oluşum Süreci
288.80

İmparatorlukların doğuşu tarih-yazıcılığının çekici, fakat bir o kadar da gizemli ve zor konularından biri olagelmiştir. Bu zorluk, Batı’da önyargılarla dolu bir araştırma alanı olan “Osmanlı İmparatorluğu” söz konusu olunca daha da artmaktadır. Aşağılayıcı, şoven dürtüler tarih çalışmalarını nesnellikten uzaklaştırmakta, “barbar, kanlı, fanatik, cahil” gibi nitelemeler tarih yazıcılığını daha baştan sakatlamaktadır. Tek yanlı, yüzeysel ve övgücü Türk tarih-yazıcılığı da aynı şekilde sakatlayıcı bir etkiye sahiptir.

Peki, Namık Kemal’in “Cihângirâne bir devlet çıkardık bir aşiretten” diye özetlediği Osmanlı İmparatorluğu’nun oluşum süreci nasıl ele alınmalıdır? “Osmanlıları tarihin bütünlüğü içindeki yerine oturtmak” hedefiyle yola çıkan Werner’in Büyük Bir Devletin Doğuşu eseri, olumlu bir örnek oluşturuyor. Yazar, küçümseyiciliğe veya övgücülüğe kapıları kapatan nesnel bir anlayışla, tarihî maddeci yaklaşımla Osmanlı Devleti’nin ve Türk feodalizminin ortaya çıkışı ve gelişimini inceliyor.

Werner, siyasi tarihçiliğin çoğu kez içinde kaybolduğu anlamsız saray entrikalarını bir yana bırakarak, Osmanlı Devleti’nin kuruluş sorununa bir “sınıflaşma süreci” ve bu sürecin yarattığı “üretim biçimi” bağlamında yaklaşıyor.

Werner, kitabında sadece Osmanlılarda feodalleşme sürecini ortaya koymakla kalmıyor; bu sürecin yarattığı sömürüye karşı halk direncini ve köylü ayaklanmalarını da anlatıyor. Yazara göre, “Şeyh Bedrettin ve Börklüce Mustafa isyanı tüm Türkiye tarihinin en önemli olayı”dır.

“Werner’in (günümüzde unutulmuş görünen) bazı gerçekleri bizlere yeniden hatırlatan bu eseri geçmişimize ilgi duyan herkesin kitaplığında yer almayı hak ediyor.”

- Taner Timur

İmparatorlukların doğuşu tarih-yazıcılığının çekici, fakat bir o kadar da gizemli ve zor konularından biri olagelmiştir. Bu zorluk, Batı’da önyargılarla dolu bir araştırma alanı olan “Osmanlı İmparatorluğu” söz konusu olunca daha da artmaktadır. Aşağılayıcı, şoven dürtüler tarih çalışmalarını nesnellikten uzaklaştırmakta, “barbar, kanlı, fanatik, cahil” gibi nitelemeler tarih yazıcılığını daha baştan sakatlamaktadır. Tek yanlı, yüzeysel ve övgücü Türk tarih-yazıcılığı da aynı şekilde sakatlayıcı bir etkiye sahiptir.

Peki, Namık Kemal’in “Cihângirâne bir devlet çıkardık bir aşiretten” diye özetlediği Osmanlı İmparatorluğu’nun oluşum süreci nasıl ele alınmalıdır? “Osmanlıları tarihin bütünlüğü içindeki yerine oturtmak” hedefiyle yola çıkan Werner’in Büyük Bir Devletin Doğuşu eseri, olumlu bir örnek oluşturuyor. Yazar, küçümseyiciliğe veya övgücülüğe kapıları kapatan nesnel bir anlayışla, tarihî maddeci yaklaşımla Osmanlı Devleti’nin ve Türk feodalizminin ortaya çıkışı ve gelişimini inceliyor.

Werner, siyasi tarihçiliğin çoğu kez içinde kaybolduğu anlamsız saray entrikalarını bir yana bırakarak, Osmanlı Devleti’nin kuruluş sorununa bir “sınıflaşma süreci” ve bu sürecin yarattığı “üretim biçimi” bağlamında yaklaşıyor.

Werner, kitabında sadece Osmanlılarda feodalleşme sürecini ortaya koymakla kalmıyor; bu sürecin yarattığı sömürüye karşı halk direncini ve köylü ayaklanmalarını da anlatıyor. Yazara göre, “Şeyh Bedrettin ve Börklüce Mustafa isyanı tüm Türkiye tarihinin en önemli olayı”dır.

“Werner’in (günümüzde unutulmuş görünen) bazı gerçekleri bizlere yeniden hatırlatan bu eseri geçmişimize ilgi duyan herkesin kitaplığında yer almayı hak ediyor.”

- Taner Timur

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat