Duyum, duygu, sezgi, rüyalar; düşünce, yönelim ve davranışlarımızı hatta hayatın içinde kendimizi nasıl hissettiğimizi ve nasıl konumlandırdığımızı ne kadar etkiler?
Biz Öz’ümüzle ilişki kurduğumuzda, “bütün” olmaya doğru bir adım daha yaklaştığımızda hayat daha üretken, zevkli ve kolay olur mu?
Cadılık Zanaatı kitabını yazarak alana ilgi duyan okur kitlesinin hayranlığını kazanan Dırahşan Akınözü, bu sefer yukarıdaki iki sorunun cevaplarını vermeyi amaçlamış Aynalar Kitabı’nda.
Meditasyonlar, olumlamalar, ritüeller, rüyalar ve ototelkin uygulamalarını eklektik olarak bir araya getirerek, yeni kitabını heyecanla bekleyen okurlarına, konuya bütün olarak bakma fırsatı sunuyor.
Alanında Türkçede bir ilk olan Cadılık Zanaatı kitabının yazarı bu sefer çıtayı daha yukarı taşıyor.
İçeriğindeki uygulamalarla gerek konuyu ele alış biçimi gerekse geniş yelpazesiyle zenginleştirilmiş bu kitabı meraklılarının ellerinden düşüremeyeceklerinden eminim.
Akınözü’nün dediği gibi:
“Beynimiz gerçekte olanı ne düzeyde algılayabilir? Hepimiz aynı gerçekliği mi deneyimliyoruz?”
Duyum, duygu, sezgi, rüyalar; düşünce, yönelim ve davranışlarımızı hatta hayatın içinde kendimizi nasıl hissettiğimizi ve nasıl konumlandırdığımızı ne kadar etkiler?
Biz Öz’ümüzle ilişki kurduğumuzda, “bütün” olmaya doğru bir adım daha yaklaştığımızda hayat daha üretken, zevkli ve kolay olur mu?
Cadılık Zanaatı kitabını yazarak alana ilgi duyan okur kitlesinin hayranlığını kazanan Dırahşan Akınözü, bu sefer yukarıdaki iki sorunun cevaplarını vermeyi amaçlamış Aynalar Kitabı’nda.
Meditasyonlar, olumlamalar, ritüeller, rüyalar ve ototelkin uygulamalarını eklektik olarak bir araya getirerek, yeni kitabını heyecanla bekleyen okurlarına, konuya bütün olarak bakma fırsatı sunuyor.
Alanında Türkçede bir ilk olan Cadılık Zanaatı kitabının yazarı bu sefer çıtayı daha yukarı taşıyor.
İçeriğindeki uygulamalarla gerek konuyu ele alış biçimi gerekse geniş yelpazesiyle zenginleştirilmiş bu kitabı meraklılarının ellerinden düşüremeyeceklerinden eminim.
Akınözü’nün dediği gibi:
“Beynimiz gerçekte olanı ne düzeyde algılayabilir? Hepimiz aynı gerçekliği mi deneyimliyoruz?”