Kelile ve Dimne yazıldığı yıldan günümüze birçok dünya diline çevrilmiş; üzerinde birçok akademik ve popüler yayın yapılmış olmasına rağmen hâlâ güncelliğini korumaktadır. Dilden dile tercüme edildikçe değişen, gelişen, zenginleşen, büyüyen Kelile ve Dimne günümüzde birçok dünya dilinde zevkle okunan bir eserdir.
Eser aynı zamanda Dünya Fabl Edebiyatı’nın atası sayılır.
Eserin özgün telifi Sanskritçe olup Vişnu Mezhebi’ndeki bir Brahman tarafından Miladi 300 yılına yakın Doğu Keşmir’de Budist bir öğreti olarak kaleme alınmıştır. Tercümeler yoluyla eser biçimle beraber tabiri caizse din de değiştirmiş; yeni kültür ve din muhitlerine adapte olmuştur. Bu yönüyle Kelile ve Dimne her dinden ve kültürden insanların benimsediği bir metin hüviyeti kazanmıştır. Evrensel öğretisinden dolayı her kültür ve din mensubu Kelile ve Dimne’nin hikmetinden pay almış ve eserde kendine hitap eden bir yön bulmuştur.
Eser üzerine yapılan akademik çalışmalar, tezler, makaleler, araştırmalar, minyatürler, şerhler, hulasalar, özetler ve eserden ilham alınarak oluşturulan yeni eserlerle Kelile ve Dimne kendi külliyatını oluşturmuştur.
Eserin ilk adı Pançatantra’dır (insanın zekasını kullanacağı beş hal). Kelile ve Dimne adı metinde geçen hikâyelerden birinin kahramanları olan iki çakala dayanır. Pançatantra’da Karata ve Damanaka olan bu iki çakalın ismi Pehlevîce’ye Kelileg ve Demneg diye tercüme edilmiş ve daha sonraki tercümelerde bu isim belirleyici olmuştur. Kelile ve Dimne, Beydapâ adlı bir münzevi dervişle Debşelim adında bir hükümdar arasında geçen mükâleme şeklinde kaleme alınmış helezonik bir eserdir.
Hükümdarlara ve diğer devlet yöneticilerine, devlet idaresinde gerekli olan bilgileri ve aynı zamanda ahlakî meziyetlerde donanmış, adil, akıllı ve güçlü olma yollarını, hikemî öğütler, vecizeler ve atasözleriyle bezenmiş hikâyelerle sunan Kelile ve Dimne kitabı her zaman padişahların ilgisini çekmiş, ilk tercümeleri onların iradesiyle gerçekleşmek suretiyle bütün dünyaya yayılmıştır
Kelile ve Dimne yazıldığı yıldan günümüze birçok dünya diline çevrilmiş; üzerinde birçok akademik ve popüler yayın yapılmış olmasına rağmen hâlâ güncelliğini korumaktadır. Dilden dile tercüme edildikçe değişen, gelişen, zenginleşen, büyüyen Kelile ve Dimne günümüzde birçok dünya dilinde zevkle okunan bir eserdir.
Eser aynı zamanda Dünya Fabl Edebiyatı’nın atası sayılır.
Eserin özgün telifi Sanskritçe olup Vişnu Mezhebi’ndeki bir Brahman tarafından Miladi 300 yılına yakın Doğu Keşmir’de Budist bir öğreti olarak kaleme alınmıştır. Tercümeler yoluyla eser biçimle beraber tabiri caizse din de değiştirmiş; yeni kültür ve din muhitlerine adapte olmuştur. Bu yönüyle Kelile ve Dimne her dinden ve kültürden insanların benimsediği bir metin hüviyeti kazanmıştır. Evrensel öğretisinden dolayı her kültür ve din mensubu Kelile ve Dimne’nin hikmetinden pay almış ve eserde kendine hitap eden bir yön bulmuştur.
Eser üzerine yapılan akademik çalışmalar, tezler, makaleler, araştırmalar, minyatürler, şerhler, hulasalar, özetler ve eserden ilham alınarak oluşturulan yeni eserlerle Kelile ve Dimne kendi külliyatını oluşturmuştur.
Eserin ilk adı Pançatantra’dır (insanın zekasını kullanacağı beş hal). Kelile ve Dimne adı metinde geçen hikâyelerden birinin kahramanları olan iki çakala dayanır. Pançatantra’da Karata ve Damanaka olan bu iki çakalın ismi Pehlevîce’ye Kelileg ve Demneg diye tercüme edilmiş ve daha sonraki tercümelerde bu isim belirleyici olmuştur. Kelile ve Dimne, Beydapâ adlı bir münzevi dervişle Debşelim adında bir hükümdar arasında geçen mükâleme şeklinde kaleme alınmış helezonik bir eserdir.
Hükümdarlara ve diğer devlet yöneticilerine, devlet idaresinde gerekli olan bilgileri ve aynı zamanda ahlakî meziyetlerde donanmış, adil, akıllı ve güçlü olma yollarını, hikemî öğütler, vecizeler ve atasözleriyle bezenmiş hikâyelerle sunan Kelile ve Dimne kitabı her zaman padişahların ilgisini çekmiş, ilk tercümeleri onların iradesiyle gerçekleşmek suretiyle bütün dünyaya yayılmıştır