MeToo çağında sanatı nasıl deneyimlediğimize ve bir sanatçının eserini yaşamöyküsünden ayırıp ayıramayacağımıza dair tutkulu, kışkırtıcı ve son derece akıllı bir sorgulama. -Paris Review
“Mükemmel... Dederer, kendisini şekillendiren sanata olan sevgisini, canavar olanla, canavarlaşabilenle beraber güzelin ve kötünün bir arada var olabileceğini farklı yollarla yüzleşerek kabul ediyor. Devam edin, diyor bize, sevdiğiniz şeyi sevin.”
-The New Yorker
“Yarı anı yarı inceleme ve tamamen ziyafet…”
-The New York Times
“Arkadaşlar arasında atılan müstehzi bir bakış gibi bir kitap! Heyecan verici, göz kamaştırıcı.”
—Time magazine
“Ne harika bir kitap: komik, hareketli, keyifli, sürekli kendiyle derdi var... Dederer’in sorgulayıcılığı ve kafa karıştırma konusundaki istekliliği, baştan çıkarıcı ve samimi üslubu konuya yeni bir hayat veriyor... Zor soruların ortaya konmasına müsaade eden bir hayranlık oldukça dokunaklı.”
—Megan Nolan, Sunday Times, Book of the Week
“Canavar: Hayranların İkilemi'nde Claire Dederer, esprili bir üstten bakışla, ahlaki açıdan iğrenç eylemlerden sorumlu sanatçıların sanatına nasıl bakmamız gerektiğini sorguluyor. Dederer, süregelen kültür sanat savaşlarının barikatlarına takılmak yerine, entelektüel ve ahlaki yaşamın giderek artan çeşitliliğini kabul eden bir düşünme biçimi öneriyor ve bunu hayata geçiriyor.” —Pankaj Mishra, The Guardian
Açık sözlü, net ve direkt ama asla kaba değil... Dederer eleştirel zekâsını sergiliyor... Bu ahlak polisliği çağında, yazar Dederer'in böylesi meselere açık fikirlilikle ve kalpten yaklaşma konusundaki içgüdüsü övgüye değer.
-The Wall Street Journal
Canavarlar inanılmaz bir kitap, uzun zamandır okuduğum en iyi deneme. Konunun ciddiyeti göz önüne alındığında, heyecan verici derecede keskin, olağanüstü ve tahmin edebileceğinizden daha eğlenceli.
-NICK HORNBY
Bir sanat eserini tüketmek, iki farklı yaşamöyküsünün buluş¬ması anlamına gelir.
Canavar adamların sanatıyla ne yapmalı? Hemingway, Polanski, Woody Allen, Michael Jackson, David Bowie ya da Picasso'nun eserlerini sevebilir miyiz? Dâhi bir sanatçı ayrıcalığı hak ediyor mu? Bir sanatçının harika bir eser yaratması için canavar olması mı gerekir? Sanatçıların yaşamları, ürettikleri eserlere bakışımızı körleştiriyor mu?
Claire Dederer kendi deneyimlerinden yola çıkarak bu soruları tartışmaya açıyor ve sanatçıların gerçek yaşamlarıyla olan ilişkilerimizi araştırıyor. Ahlaki açıdan bilge, derinlemesine düşünülmüş ve keskin bir dille yazılmış olan Canavar: Hayranların İkilemi, günümüzün en çok konuşulan ve uzlaşılmaz tartışmalarından birinin kalbine iniyor.
MeToo çağında sanatı nasıl deneyimlediğimize ve bir sanatçının eserini yaşamöyküsünden ayırıp ayıramayacağımıza dair tutkulu, kışkırtıcı ve son derece akıllı bir sorgulama. -Paris Review
“Mükemmel... Dederer, kendisini şekillendiren sanata olan sevgisini, canavar olanla, canavarlaşabilenle beraber güzelin ve kötünün bir arada var olabileceğini farklı yollarla yüzleşerek kabul ediyor. Devam edin, diyor bize, sevdiğiniz şeyi sevin.”
-The New Yorker
“Yarı anı yarı inceleme ve tamamen ziyafet…”
-The New York Times
“Arkadaşlar arasında atılan müstehzi bir bakış gibi bir kitap! Heyecan verici, göz kamaştırıcı.”
—Time magazine
“Ne harika bir kitap: komik, hareketli, keyifli, sürekli kendiyle derdi var... Dederer’in sorgulayıcılığı ve kafa karıştırma konusundaki istekliliği, baştan çıkarıcı ve samimi üslubu konuya yeni bir hayat veriyor... Zor soruların ortaya konmasına müsaade eden bir hayranlık oldukça dokunaklı.”
—Megan Nolan, Sunday Times, Book of the Week
“Canavar: Hayranların İkilemi'nde Claire Dederer, esprili bir üstten bakışla, ahlaki açıdan iğrenç eylemlerden sorumlu sanatçıların sanatına nasıl bakmamız gerektiğini sorguluyor. Dederer, süregelen kültür sanat savaşlarının barikatlarına takılmak yerine, entelektüel ve ahlaki yaşamın giderek artan çeşitliliğini kabul eden bir düşünme biçimi öneriyor ve bunu hayata geçiriyor.” —Pankaj Mishra, The Guardian
Açık sözlü, net ve direkt ama asla kaba değil... Dederer eleştirel zekâsını sergiliyor... Bu ahlak polisliği çağında, yazar Dederer'in böylesi meselere açık fikirlilikle ve kalpten yaklaşma konusundaki içgüdüsü övgüye değer.
-The Wall Street Journal
Canavarlar inanılmaz bir kitap, uzun zamandır okuduğum en iyi deneme. Konunun ciddiyeti göz önüne alındığında, heyecan verici derecede keskin, olağanüstü ve tahmin edebileceğinizden daha eğlenceli.
-NICK HORNBY
Bir sanat eserini tüketmek, iki farklı yaşamöyküsünün buluş¬ması anlamına gelir.
Canavar adamların sanatıyla ne yapmalı? Hemingway, Polanski, Woody Allen, Michael Jackson, David Bowie ya da Picasso'nun eserlerini sevebilir miyiz? Dâhi bir sanatçı ayrıcalığı hak ediyor mu? Bir sanatçının harika bir eser yaratması için canavar olması mı gerekir? Sanatçıların yaşamları, ürettikleri eserlere bakışımızı körleştiriyor mu?
Claire Dederer kendi deneyimlerinden yola çıkarak bu soruları tartışmaya açıyor ve sanatçıların gerçek yaşamlarıyla olan ilişkilerimizi araştırıyor. Ahlaki açıdan bilge, derinlemesine düşünülmüş ve keskin bir dille yazılmış olan Canavar: Hayranların İkilemi, günümüzün en çok konuşulan ve uzlaşılmaz tartışmalarından birinin kalbine iniyor.