Ormanı Yurt Edinenlere Sevgiyle…
"O an ormanda her şey durdu; koşuşan hayvanlar, ben yani rüzgâr hatta ateş bile yanmayı bıraktı bir an.
Dünya dönmedi sanki durdu bir an. Ormanı yutan alev şimdi Fui’nin içinde yanıyordu.
Her sözü her kelimesi bir ateş topu oldu, ormanda yaşayanların kalbine düştü.
‘Şu hâlinize bir bakın! Evet, ormanımızda bir facia yaşanıyor! Bizi yutmaya hazır alevler kovalıyor arkamızdan. Bütün bunları biliyorum ama şu hâlinize bir bakın. Kaçarken onlarca kardeşinizi ezdiniz. Dönüp bakmadınız. Yaralılarımızı bıraktık ve kaçıyoruz. Ne için peki?
Canımızı kurtarmak için öyle mi? Çok yazık! Neden bu kadar bencilsiniz? Bu ormanında gördüm ki yangın, sadece ağaçları ve bazı dostlarımızı yok etmemiş. Bu yangın en büyük zararı vicdanlarımıza vermiş!’
Fui, bunları söyledikten sonra olduğu yerde çöktü kaldı.”
Ormanı Yurt Edinenlere Sevgiyle…
"O an ormanda her şey durdu; koşuşan hayvanlar, ben yani rüzgâr hatta ateş bile yanmayı bıraktı bir an.
Dünya dönmedi sanki durdu bir an. Ormanı yutan alev şimdi Fui’nin içinde yanıyordu.
Her sözü her kelimesi bir ateş topu oldu, ormanda yaşayanların kalbine düştü.
‘Şu hâlinize bir bakın! Evet, ormanımızda bir facia yaşanıyor! Bizi yutmaya hazır alevler kovalıyor arkamızdan. Bütün bunları biliyorum ama şu hâlinize bir bakın. Kaçarken onlarca kardeşinizi ezdiniz. Dönüp bakmadınız. Yaralılarımızı bıraktık ve kaçıyoruz. Ne için peki?
Canımızı kurtarmak için öyle mi? Çok yazık! Neden bu kadar bencilsiniz? Bu ormanında gördüm ki yangın, sadece ağaçları ve bazı dostlarımızı yok etmemiş. Bu yangın en büyük zararı vicdanlarımıza vermiş!’
Fui, bunları söyledikten sonra olduğu yerde çöktü kaldı.”