17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun değişikliği ile seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü ceza muhakemesi hukukuna dahil edilmiştir.
31.12.20129 tarih ve 30995 sayılı 4. Mükerrer Resmi Gazete’de (RG) Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliği (SMY) yayınlanmıştır. Yönetmelik’in geçici birinci maddesine göre seri muhakeme usulü 1.1.2020 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacak, ancak bu tarih itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü uygulanmayacaktır.
Keza Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31’inci maddesiyle eklenen geçici 5’inci maddesinin d bendine göre seri muhakeme ve basit yargılama usulü 1.1.2020 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacak, ancak bu tarih itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme ve basit yargılama usulü uygulanmayacaktır.
Seri muhakeme usulüyle basit yargılama usullerinin uygulanmasına 1 Ocak 2020 tarihi itibarıyla başlanmıştır. Uygulama, sistemin bazı yönlerinin aksadığı ve düzenlenmesi gerektiği yönünde uygulamacılara ve akademisyenlere bazı fikirler vermiştir.
Daha önce basit yargılama usulü üzerine bir çalışma yaptığım için bu kez de seri muhakeme usulü üzerine bir çalışma yapmak istedim. Bu nedenle, çalışma önce sadece seri muhakeme usulü kapsamında bir çalışma olarak başladı. Fakat süreçte, sadece seri muhakeme usulü üzerine yapılan çalışmanın makale sınırlarını aştığını ama kitap sınırına da ulaşmadığını gördüğüm için çalışmanın kapsamını genişletmeyi düşündüm. Bu arada, özellikle avukat meslektaşlarımdan gelen soru ve sorunlar üzerinde de düşündükçe konunun basit yargılama usulü, uzlaştırma, ön ödeme, hükmün açıklanmasının geriye bırakılması, kamu davasının açılmasının ertelenmesi gibi diğer özel yargılama usulleriyle de bağlantılı olduğunu fark ettim.
Türkiye için aslında çok da yeni sayılmayacak bir usul olan ve 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu’nun 386-391 hükümlerinde düzenlenen sulh ceza hakiminin ceza kararnamesi kurumundan esinlenilerek CMK sistemine dahil edilen seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulünü incelerken, bu sistemlerin benzerini uygulayan başka sistemleri ve özellikle de iddia pazarlığı sistemini (plea bargaining) inceleme gereği duydum. Konu hakkında derinleştikçe, Türkiye’deki sistemin diğer sistemlerden çok önemli hususlarda ayrıldığını fark ettim.
Çalışmada seri muhakeme usulü ise basit yargılama usulleri detaylıca incelenmiştir. Bu cümleden olarak, gerek uygulamacılara gerekse akademisyenlere yön çizebilecek görüş, eleştiri ve öneriler getirilmiştir.
17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun değişikliği ile seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü ceza muhakemesi hukukuna dahil edilmiştir.
31.12.20129 tarih ve 30995 sayılı 4. Mükerrer Resmi Gazete’de (RG) Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliği (SMY) yayınlanmıştır. Yönetmelik’in geçici birinci maddesine göre seri muhakeme usulü 1.1.2020 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacak, ancak bu tarih itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü uygulanmayacaktır.
Keza Ceza Muhakemesi Kanunu’na 17.10.2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun’un 31’inci maddesiyle eklenen geçici 5’inci maddesinin d bendine göre seri muhakeme ve basit yargılama usulü 1.1.2020 tarihinden itibaren uygulanmaya başlanacak, ancak bu tarih itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme ve basit yargılama usulü uygulanmayacaktır.
Seri muhakeme usulüyle basit yargılama usullerinin uygulanmasına 1 Ocak 2020 tarihi itibarıyla başlanmıştır. Uygulama, sistemin bazı yönlerinin aksadığı ve düzenlenmesi gerektiği yönünde uygulamacılara ve akademisyenlere bazı fikirler vermiştir.
Daha önce basit yargılama usulü üzerine bir çalışma yaptığım için bu kez de seri muhakeme usulü üzerine bir çalışma yapmak istedim. Bu nedenle, çalışma önce sadece seri muhakeme usulü kapsamında bir çalışma olarak başladı. Fakat süreçte, sadece seri muhakeme usulü üzerine yapılan çalışmanın makale sınırlarını aştığını ama kitap sınırına da ulaşmadığını gördüğüm için çalışmanın kapsamını genişletmeyi düşündüm. Bu arada, özellikle avukat meslektaşlarımdan gelen soru ve sorunlar üzerinde de düşündükçe konunun basit yargılama usulü, uzlaştırma, ön ödeme, hükmün açıklanmasının geriye bırakılması, kamu davasının açılmasının ertelenmesi gibi diğer özel yargılama usulleriyle de bağlantılı olduğunu fark ettim.
Türkiye için aslında çok da yeni sayılmayacak bir usul olan ve 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu’nun 386-391 hükümlerinde düzenlenen sulh ceza hakiminin ceza kararnamesi kurumundan esinlenilerek CMK sistemine dahil edilen seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulünü incelerken, bu sistemlerin benzerini uygulayan başka sistemleri ve özellikle de iddia pazarlığı sistemini (plea bargaining) inceleme gereği duydum. Konu hakkında derinleştikçe, Türkiye’deki sistemin diğer sistemlerden çok önemli hususlarda ayrıldığını fark ettim.
Çalışmada seri muhakeme usulü ise basit yargılama usulleri detaylıca incelenmiştir. Bu cümleden olarak, gerek uygulamacılara gerekse akademisyenlere yön çizebilecek görüş, eleştiri ve öneriler getirilmiştir.