Çıktığım Zıvana

Stok Kodu:
9786253692735
Boyut:
13.5x19.5
Sayfa Sayısı:
72
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2024-10
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%30 indirimli
100,00TL
70,00TL
Taksitli fiyat: 9 x 8,56TL
9786253692735
1348352
Çıktığım Zıvana
Çıktığım Zıvana
70.00

 “Sevmediği ne varsa yok etmeye çalışırken, o yok etmeye çalıştığı şeye benziyordu.”
Bir aradalık, ara yerdelik, yerini, dilini, anlamını bulamamışlık ve bundan doğan yabanlık, yabancılık ve tuhaf yalnızlıklar: Zeynep Delav, Çıktığım Zıvana’da, dünyada olmanın ağırlığını, bu ağırlıkla yaşamanın zorluğunu, insanın kendi olmaktan uzaklaşmasını, bununla baş etmenin hem bireysel hem toplumsal zorluklarını, sesi her adımda daha gür çıkan üslubuyla dilin imkânlarını genişleterek öyküleştiriyor; en çok da türlü kadınlık halleriyle delirmenin, zıvanadan çıkmanın eşiğindeki kırılgan ruhların seslerini duyurarak...

“Ne oldu tamam mı kuzu kafasına yaptığın büyü?” diye sordu kadın. Gülseren, elinde bir tepsiyle “Yaptık ki çağırdık seni,” diyerek karşısına oturdu. İçinde bir koyun, Gülseren’in deyişiyle, kuzu kafası vardı ama
üstüne yazılanlardan hayvanın etinin rengi bile görünmüyordu. Mavi mürekkeple yazılan Arap harflerini okumak mümkün değildi. Sadece iki parlak göz, iki kadına bakıyordu. “Bu hayvanın gözlerini niye çıkarmamışlar?” dedi kadın ürkerek. “Kocan geri dönsün diye gözünü oymayacağın varlık yok. Senin gözler maşallah fıldır fıldır, ne olur canı olmayan hayvanınki üstünde dursa? Yok illa hanım her şeyi kendisi
görecek!” diye kalayladı Gülseren.

 “Sevmediği ne varsa yok etmeye çalışırken, o yok etmeye çalıştığı şeye benziyordu.”
Bir aradalık, ara yerdelik, yerini, dilini, anlamını bulamamışlık ve bundan doğan yabanlık, yabancılık ve tuhaf yalnızlıklar: Zeynep Delav, Çıktığım Zıvana’da, dünyada olmanın ağırlığını, bu ağırlıkla yaşamanın zorluğunu, insanın kendi olmaktan uzaklaşmasını, bununla baş etmenin hem bireysel hem toplumsal zorluklarını, sesi her adımda daha gür çıkan üslubuyla dilin imkânlarını genişleterek öyküleştiriyor; en çok da türlü kadınlık halleriyle delirmenin, zıvanadan çıkmanın eşiğindeki kırılgan ruhların seslerini duyurarak...

“Ne oldu tamam mı kuzu kafasına yaptığın büyü?” diye sordu kadın. Gülseren, elinde bir tepsiyle “Yaptık ki çağırdık seni,” diyerek karşısına oturdu. İçinde bir koyun, Gülseren’in deyişiyle, kuzu kafası vardı ama
üstüne yazılanlardan hayvanın etinin rengi bile görünmüyordu. Mavi mürekkeple yazılan Arap harflerini okumak mümkün değildi. Sadece iki parlak göz, iki kadına bakıyordu. “Bu hayvanın gözlerini niye çıkarmamışlar?” dedi kadın ürkerek. “Kocan geri dönsün diye gözünü oymayacağın varlık yok. Senin gözler maşallah fıldır fıldır, ne olur canı olmayan hayvanınki üstünde dursa? Yok illa hanım her şeyi kendisi
görecek!” diye kalayladı Gülseren.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat