Çarıklarını kapıda çıkarıp odaya giren köylü gibi düşünceyi eşikte bırakıp yalınayak basmak ipek halısına sözün Şiirin ne olduğu sorusuna bir yanıt. Bir yanıt daha. Peki nasıl bir yanıt Samih Rifat'ınki? Kısaca, kendi diyor: yalınayak. Bu kitap bir yontu. Yontuların, yapıların, doğanın karşısında kabaran hayranlıkla; kocaman, nedensiz çocuklukların özlemiyle, ipincecik bir dille öpülüp koklanmış. İnsanı temelerinden kucaklayan handiyse eskil bir anlatı. Yahu Türkçe ne güzel dil, onun anımsatıyor. Kolu geniş, ekini bol bir adam, şimdiye dek pek çok şair'in değil, ozan'ın yapıtını dilimize çevirmiş bir adam kendi şiirini söylüyor.
Çarıklarını kapıda çıkarıp odaya giren köylü gibi düşünceyi eşikte bırakıp yalınayak basmak ipek halısına sözün Şiirin ne olduğu sorusuna bir yanıt. Bir yanıt daha. Peki nasıl bir yanıt Samih Rifat'ınki? Kısaca, kendi diyor: yalınayak. Bu kitap bir yontu. Yontuların, yapıların, doğanın karşısında kabaran hayranlıkla; kocaman, nedensiz çocuklukların özlemiyle, ipincecik bir dille öpülüp koklanmış. İnsanı temelerinden kucaklayan handiyse eskil bir anlatı. Yahu Türkçe ne güzel dil, onun anımsatıyor. Kolu geniş, ekini bol bir adam, şimdiye dek pek çok şair'in değil, ozan'ın yapıtını dilimize çevirmiş bir adam kendi şiirini söylüyor.