Çalışmamızın amacı; hastanın çocuk olması durumunda, Hasta Hakları Yönetmeliği kapsamında haklarının neler olduğunu ve nasıl uygulanması gerektiğini vurgulamak, bu konuda ulusal ve uluslararası belgelerde yer alan düzenlemeler hakkında bilgi vermek, devletin ve üçüncü kişilerin (özellikle ebeveynlerin ve sağlık çalışanlarının) bu konudaki sorumluluklarını ortaya koymak ve çeşitli tıbbi müdahalelerin hasta çocuklar üzerinde nasıl uygulandığını göstermektedir.
Çalışmamız kapsamında ele alacağımız çocuk; kendi başına hukuki tasarrufa ehil olmadığı kabul edilen, 18 yaşını doldurmamış olan çocuktur. Yetişkinlerden farklı biyolojik, psikolojik ve sosyal gereksinimlere sahip olan çocuklar toplumun en fazla korunmayı gerektiren kesimidir. Mevzuatımızda doğrudan doğruya hasta çocukların korunması ile ilgili bir kural yoktur. Çocuk, "herkes" kavramı içerisinde yer alarak hukuki korumadan yararlanmaktadır. Bu durum yasal ehliyeti olmayan fakat rasyonel kararlar verebilen "genç erişkin" hastaların kendi gelecekleri hakkında karar verme hakkını gözeten özerklik ilkesinin zarar görmesine ve hayata geçmemesine neden olmakta ve çocukları yetişkinlerin vicdanı ile baş başa bırakmaktadır.
Çocuk hastaların, haklarının bilincinde olmaları için konuya ilişkin yetişkinler tarafından desteklenmeleri ve eğitilmeleri; ayrıca çocuklar kadar toplumun tüm kesimlerince hakların bilinmesi ve hayata geçirilmesi gerekmektedir. Çocuk hasta haklarının anlaşılabilmesi ve ardından sağlık hizmetlerinde uygulamaya geçirilmesi öncelikle sağlık çalışanlarına konu ile ilgili kapsamlı bir eğitim verilmesi ile mümkündür. Bu durum hasta çocuk grubuna verilen hizmetin kalitesini arttıracaktır.
Çalışmamızın amacı; hastanın çocuk olması durumunda, Hasta Hakları Yönetmeliği kapsamında haklarının neler olduğunu ve nasıl uygulanması gerektiğini vurgulamak, bu konuda ulusal ve uluslararası belgelerde yer alan düzenlemeler hakkında bilgi vermek, devletin ve üçüncü kişilerin (özellikle ebeveynlerin ve sağlık çalışanlarının) bu konudaki sorumluluklarını ortaya koymak ve çeşitli tıbbi müdahalelerin hasta çocuklar üzerinde nasıl uygulandığını göstermektedir.
Çalışmamız kapsamında ele alacağımız çocuk; kendi başına hukuki tasarrufa ehil olmadığı kabul edilen, 18 yaşını doldurmamış olan çocuktur. Yetişkinlerden farklı biyolojik, psikolojik ve sosyal gereksinimlere sahip olan çocuklar toplumun en fazla korunmayı gerektiren kesimidir. Mevzuatımızda doğrudan doğruya hasta çocukların korunması ile ilgili bir kural yoktur. Çocuk, "herkes" kavramı içerisinde yer alarak hukuki korumadan yararlanmaktadır. Bu durum yasal ehliyeti olmayan fakat rasyonel kararlar verebilen "genç erişkin" hastaların kendi gelecekleri hakkında karar verme hakkını gözeten özerklik ilkesinin zarar görmesine ve hayata geçmemesine neden olmakta ve çocukları yetişkinlerin vicdanı ile baş başa bırakmaktadır.
Çocuk hastaların, haklarının bilincinde olmaları için konuya ilişkin yetişkinler tarafından desteklenmeleri ve eğitilmeleri; ayrıca çocuklar kadar toplumun tüm kesimlerince hakların bilinmesi ve hayata geçirilmesi gerekmektedir. Çocuk hasta haklarının anlaşılabilmesi ve ardından sağlık hizmetlerinde uygulamaya geçirilmesi öncelikle sağlık çalışanlarına konu ile ilgili kapsamlı bir eğitim verilmesi ile mümkündür. Bu durum hasta çocuk grubuna verilen hizmetin kalitesini arttıracaktır.