- Kızıl Gürgenler (64 Sayfa)
Sonra da Bay Ruecastle, kızını odaya hapsetti, ona benzeyen Miss Hunter’ı işe aldı, kızı gibi giydirdi ve Bay Fowler’ın onu izlemesine izin verdi. Bay Fowler, zeki bir adam olduğu için buna inanmadı, sizinle konuştu ve siz de ona yardım ettiniz. Kocanız sarhoş oldu ve Ruecastle’lar da evden gidince Bay Fowler, Miss Alice’i kaçırdı. Değil mi? dedi Holmes.
- Benekli Kordon (68 Sayfa)
İşlerime burnunu sokma. Miss Stoner’ın burada olduğunu biliyorum. Peşinden geldim. Hafife alınmaması gereken tehlikeli bir adamım. Buraya bak! Şömine demirini aldı ve onu kocaman elleriyle büktü. Pençelerimden uzak dur! diye hırladı ve sonra odadan fırtına gibi çıkıp gitti.
- Kızıl Çember (68 Sayfa)
Şimdi sana terslikleri anlatacağım. Bir: Bu hırsızlar, on beş gün önce yakın bir yerdelerdi ve bir hikâye uydurmak istersen bu adamlardan daha iyisini bulamazsın. İki: Hırsızlar bu kadar erken saatte evlere girmez. Üç: Bir kadına çığlık atmasın diye vurmazlar, çünkü vurunca kadınlar çığlık atar.
- Mavi Yakutun Sırrı (72 Sayfa)
Holmes, koltuğunda arkasına yaslanıp gülümsedi. Bir suçluyu serbest bıraktık ama masum bir adamı da kurtarmış olduk. Her şeye rağmen ilginç bir vaka oldu, değil mi Watson? Yarın Scotland Yard’a gidip durumu anlatır, Horner’ı hapisten çıkarırız. Şimdi önümüzde yeni bir vaka daha var sevgili dostum ve o da bir kuşla ilgili.
- Beş Portakal Çekirdeği (68 Sayfa)
Ancak Holmes, büyük bir hayal kırıklığı yaşadı çünkü o yıl ekinoks fırtınaları çok uzun sürdü ve her zamankinden daha sert geçti. Holmes’un gönderdiği portakal çekirdekleri, hiçbir zaman o acımasız katilin eline ulaşmadı ve Holmes, John Openshaw’un intikamını alamadı.
- Kayıp Rugby Oyuncusu (72 Sayfa)
O terzi faturasını görünce, Straker’in bir başka karısı olduğunu anladım çünkü Bayan Straker’e elbiseyi sorduğumda hiç öyle bir elbisesi olmadığını söyledi. Terziye gidip de Straker’in resmini gösterince bilmece çözülmüş oldu ve ondan sonrası çorap söküğü gibi geldi.
- Mazarin Taşı (70 Sayfa)
Evet, Watson, gittim ve merhum Oldacre’nin nasıl rezil bir adam olduğunu kısa sürede öğrendim. Avukatın babası, oğlunu arıyordu. Annesi evdeydi, yaşlı adamın öldüğünü duyunca sevindi bile. Oğlunun suçsuz olduğuna inanıyor elbette. Adamı gençlik yıllarından tanıyormuş.
- Boş Ev (70 Sayfa)
Moriarty’yi görünce amacının ne olduğunu anladım, birlikte biraz yürüdük ve uçurumun sonuna varınca durdum. Bana silah çekmedi ama üzerime atılıp kollarıyla beni sımsıkı sardı. Bildiğim güreş metotlarını kullandım ve kollarının arasından sıyrıldım ve Moriarty korkunç bir çığlık attı, dengesini yitirdi ve aşağı düştü.
- Yalnız Bisikletçi (72 Sayfa)
Holmes, o akşam ona verdiğim bilgileri dikkatle dinledi ama umduğum övgü ve takdiri göremedim. Hatta beni sert bir dille eleştirdi ve bu beni oldukça gücendirdi. Gizlendiğim yerin yanlış olduğunu, bu yüzden adamın yüzünü göremediğini söyledi.
- Baskerville’lerin Köpeği (88 Sayfa)
Sevgili dostum, diğer vakalarda olduğu gibi bunda da benim için paha biçilemezsin ve sana oyun oynadığım için lütfen beni affet. İşin aslı, bunu kısmen senin iyiliğin için yaptım ve beni buraya getiren şey, yaklaşan tehlike ve bir de her şeyi kendi gözlerimle görme isteğimdi.
- Kızıl Gürgenler (64 Sayfa)
Sonra da Bay Ruecastle, kızını odaya hapsetti, ona benzeyen Miss Hunter’ı işe aldı, kızı gibi giydirdi ve Bay Fowler’ın onu izlemesine izin verdi. Bay Fowler, zeki bir adam olduğu için buna inanmadı, sizinle konuştu ve siz de ona yardım ettiniz. Kocanız sarhoş oldu ve Ruecastle’lar da evden gidince Bay Fowler, Miss Alice’i kaçırdı. Değil mi? dedi Holmes.
- Benekli Kordon (68 Sayfa)
İşlerime burnunu sokma. Miss Stoner’ın burada olduğunu biliyorum. Peşinden geldim. Hafife alınmaması gereken tehlikeli bir adamım. Buraya bak! Şömine demirini aldı ve onu kocaman elleriyle büktü. Pençelerimden uzak dur! diye hırladı ve sonra odadan fırtına gibi çıkıp gitti.
- Kızıl Çember (68 Sayfa)
Şimdi sana terslikleri anlatacağım. Bir: Bu hırsızlar, on beş gün önce yakın bir yerdelerdi ve bir hikâye uydurmak istersen bu adamlardan daha iyisini bulamazsın. İki: Hırsızlar bu kadar erken saatte evlere girmez. Üç: Bir kadına çığlık atmasın diye vurmazlar, çünkü vurunca kadınlar çığlık atar.
- Mavi Yakutun Sırrı (72 Sayfa)
Holmes, koltuğunda arkasına yaslanıp gülümsedi. Bir suçluyu serbest bıraktık ama masum bir adamı da kurtarmış olduk. Her şeye rağmen ilginç bir vaka oldu, değil mi Watson? Yarın Scotland Yard’a gidip durumu anlatır, Horner’ı hapisten çıkarırız. Şimdi önümüzde yeni bir vaka daha var sevgili dostum ve o da bir kuşla ilgili.
- Beş Portakal Çekirdeği (68 Sayfa)
Ancak Holmes, büyük bir hayal kırıklığı yaşadı çünkü o yıl ekinoks fırtınaları çok uzun sürdü ve her zamankinden daha sert geçti. Holmes’un gönderdiği portakal çekirdekleri, hiçbir zaman o acımasız katilin eline ulaşmadı ve Holmes, John Openshaw’un intikamını alamadı.
- Kayıp Rugby Oyuncusu (72 Sayfa)
O terzi faturasını görünce, Straker’in bir başka karısı olduğunu anladım çünkü Bayan Straker’e elbiseyi sorduğumda hiç öyle bir elbisesi olmadığını söyledi. Terziye gidip de Straker’in resmini gösterince bilmece çözülmüş oldu ve ondan sonrası çorap söküğü gibi geldi.
- Mazarin Taşı (70 Sayfa)
Evet, Watson, gittim ve merhum Oldacre’nin nasıl rezil bir adam olduğunu kısa sürede öğrendim. Avukatın babası, oğlunu arıyordu. Annesi evdeydi, yaşlı adamın öldüğünü duyunca sevindi bile. Oğlunun suçsuz olduğuna inanıyor elbette. Adamı gençlik yıllarından tanıyormuş.
- Boş Ev (70 Sayfa)
Moriarty’yi görünce amacının ne olduğunu anladım, birlikte biraz yürüdük ve uçurumun sonuna varınca durdum. Bana silah çekmedi ama üzerime atılıp kollarıyla beni sımsıkı sardı. Bildiğim güreş metotlarını kullandım ve kollarının arasından sıyrıldım ve Moriarty korkunç bir çığlık attı, dengesini yitirdi ve aşağı düştü.
- Yalnız Bisikletçi (72 Sayfa)
Holmes, o akşam ona verdiğim bilgileri dikkatle dinledi ama umduğum övgü ve takdiri göremedim. Hatta beni sert bir dille eleştirdi ve bu beni oldukça gücendirdi. Gizlendiğim yerin yanlış olduğunu, bu yüzden adamın yüzünü göremediğini söyledi.
- Baskerville’lerin Köpeği (88 Sayfa)
Sevgili dostum, diğer vakalarda olduğu gibi bunda da benim için paha biçilemezsin ve sana oyun oynadığım için lütfen beni affet. İşin aslı, bunu kısmen senin iyiliğin için yaptım ve beni buraya getiren şey, yaklaşan tehlike ve bir de her şeyi kendi gözlerimle görme isteğimdi.